ABD Büyükelçisi Bass ın Ankara da diplomasi muhabirleri
ile yaptığı görüşme ve bu görüşmede söyledikleri üzerine cumartesi günkü
yazımda düşüncelerimi aktarmış, söylenenlerin önemli bir bölümünün yalan
olduğuna vurgu yapmıştım. Bir bakıma Bass ın açıklamalarının Türkiye yi
aldatmaya yönelik bir takım değerlendirmelerden öteye gitmediğini ifadeye
çalışmıştım. Yazımın çıktığı cumartesi günü gazetelerde yer alan haberler bir
yandan Bass ı yalanlarken yazdıklarımı doğrular mahiyetteydi. Önce Bass ı
yalanlayan haberlerden ikisinden alıntı yapmak istiyorum:
İlk haberde, Söyledikleri başka yaptıkları başka
başlığı altında, ABD nin Ankara Büyükelçisi John Bass ın, PYD ye silah
vermiyoruz açıklamasına rağmen, Washington ın terör örgütüne silah, bomba ve
mühimmat takviyesi yaptığı otaya çıktı deniyordu. İkinci haberde ise, John
Bass yine yalan söylemiş başlığı altında şu bilgilere yer veriliyordu:
ABD Türkiye Büyükelçisi John Bass, PYD veya YPG ye
silah vermiyoruz demişti. Oysa aynı saatlerde ABD nin Suriye deki terör örgütü
unsurlarına helikopterlerle askeri yardım götürdüğü ortaya çıktı.
Bu haberlerin ardından Çavuşoğlu nun, ABD nin silah
vermediğine inanmak isteriz şeklindeki sözleri gazetelerde haber oluyordu.
Bir yandan ABD Büyükelçisi nin sözleri medyada
tartışılırken ve samimi olmadığı üzerinde durulurken bu defa İngiltere
Büyükelçisi devreye girdi. İngiltere Büyükelçisi nin açıklaması gazetelerde
genellikle, PKK ile PYD nin bağlantısı var başlığı altında yer aldı. Bir
bakıma İngiltere Büyükelçisi ABD Büyükelçisini yalanlar görünüyordu. Hâlbuki
ABD ile İngiltere nin dünya olaylarında birbirinin yapışık kardeşleri gibi
hareket ettikleri düşünüldüğünde insan bu işte bir terslik var diye düşünmeden
edemiyordu.
İngiltere Büyükelçisi nin açıklaması dikkatlice
okunduğunda aslında PYD ye destek olma konusunda İngiltere nin ABD den geri
kalmadığı net bir şekilde anlaşılıyordu. Söz gelemi İngiltere Büyükelçisi bir
yandan PKK ile PYD nin bağlantısı olduğunu söylerken hemen ardından şunları
söylüyordu:
Türkiye nin PKK konusunda en güçlü ortağı İngiltere dir.
Biz PYD ye silah vermiyoruz. Sadece hava desteği veriliyor, bu da IŞİD le
savaştığı için.
İngiltere PYD ye silah desteği vermiyormuş ama hava
desteği veriyormuş. Lafa bak hizaya gel!..
Rahmetli Erbakan Hocam yıllar boyunca İkinci Dünya Savaşı
devam ederken 1943 de Tahran da başlayan
ve daha sonrna1945 te Yalta ve Posttam da devam eden konferanslarda İngiltere,
ABD ve Rusya arasında sürdürülen konferanslarda günümüze kadar gelen yeni dünya
dengesi oluşturulduğunu, bu dengenin bozulup dünya dengesinin yeniden
düzenlemesi gerektiğine dikkat çekmiş, hatta yeni bir dünya için İkinci Yalta
Konferansı na ihtiyaç olduğunu anlatmaya çalışmıştı. Galip devletler ABD,
İngiltere ve Rusya arasında dünyanın nüfuz bölgelerine ayıran konferansların
ikincisi olan Yalta da müzakereler/paylaşım devam ederken İngiltere Başbakanı
Churchill in söylediği şu iki cümleyi aktarmak istiyorum:
Gerçek kimi zaman yalanla korunmalıdır. Düşmanı
yanıltmanın icabına bakılacaktır.
Görünen o ki, İngiltere ve ABD nin dünya olaylarına bakışlarında,
dünyayı sömürme anlayışında hiçbir değişiklik olmamış. Muhatabı kandırmak için
rahatlıkla geçmişte de bugün de yalan söyleyebiliyorlar. Bu noktada yalan
söyleyenlere karşı uyanık olmak gerektiğini, yalanlara aldananların da sorumlu
olacaklarını unutmak gerekiyor. Kısacası yalancının yalan söylemesi o yalanlara
aldananların sorumluluğunu ortadan kaldırmıyor.