Genç istikbal ruhu

Abone Ol

Çocuk acıların, dağları dereleri kan rengine boyadığı bir çağdan ilan ediyoruz. Baltayı boynuna astığımız en büyük put tüm Müslümanları esir almış, artık söz bitmiştir. Utanmak yahut cihat etmek mecburiyetindeyiz. Demagoji rafa kaldırılmış, münafıklar ayan olmuştur. Şimdi devri devran gereklidir. Denizleri yaracak Musalarımız vardır. Karalarda gemiler inşa edecek Nuhlarımız vardır. Babalarının dinine itiraz edebilecek İbrahimlerimiz vardır. Ölü kalpleri diriltecek İsalarımız vardır. Kâinata yeniden hakkın nurunu taşıyacak Muhammed’i yetiştirmek gayretindeyiz…

Hakkın galebe çalacağı an, ruhumuzun derinliklerinde saklıdır. Bu dünya birçok dünya barındırır. Biz kendi dünyalarımızı Allah rengine boyarken, mavisi solmuş bu gezegeni de yeşillendirme çabası içerisindeyiz. Hanelerimizi hak nizamı ile dizayn ederken, dünyanın öbür ucunda görülen mahkemelerde hesap vermekteyiz. Rabbimizin rızası olmadan adım atamayacağımızın bilincinde, perde kapanana değin koşmak niyetindeyiz. Ruha inanırız. Emre inanırız. Teslimiyet şiarımız, cihat ahlâkımızdır. Zalimlerle dövüşerek doğar, arda kalan vakitlerde şiir yaşarız.

Bizim öncülerimiz karda yürürler. İzleri de yolları da bellidir. Onların bastığı yerlere basarak, anamızın hakkını ödemeye çalışırız. Evlatlarımızın adını Meryem koymaktan çekinmeyiz. Seher vaktinde ışıklarımız açıktır. Her gece öldüğüne inananlar olarak, alışveriş merkezleri çok fazla ilgimizi çekmez. Bankalar değil Allah’tan medet umarız. Borcumuz vardır ama modern tasma, kredi kartlarını kullanmayız. Duaya inanırız. Berekete inanırız. Misafir girmeyen evin mundar olduğuna inanırız. Zenginlerin hesabına üzülürüz. Gariplerin sofrasını kendimize şifa biliriz. Hamd ederiz her halimize…

Hakkı Sokrates’in daimonionuna indirgeme endişesi barındırmayız. Platon’un mağara alegorisinden çok daha net Asr Suremiz vardır. Aristo mantığına saygı duyarız. Ama Aristo’yu yaratana saygı duyduğumuz kadar değil... Hiç olmanın manasını bilenler olarak ilmin kapısını biz tutarız. İmam Gazali’yi yetiştiren İslam’dır. İbni Haldun’u yetiştiren İslam’dır. Battani’yi yetiştiren İslam’dır. İbni Sina’yı yetiştiren İslam’dır. Zehravi’yi yetiştiren İslam’dır. El Cezeri’yi yetiştiren İslam’dır. Teknolojinin, sağlığın, astronominin hâsılı birçok ilmi sahanın önünü açan İslam’dır. Ancak günümüzde evlatlarımızla bu sahaların bu âlimlerimizin bağının kesildiğinin farkındayız. Neslimize kasti olarak tarihimizi unutturan; ıslahatçı, ittihatçı, inkılâpçı, modernist tüm Siyonistlerin de farkındayız…

Davamızın öncüsü Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca’mızın izinde şiirler yazmaya devam edeceğiz. Öncelikle onlara göre kızıl, bize göre son sultanın tedrisatından geçeceğiz. Hayallerimizde Lanlako yahut farklı isimlerde adalet üzre devletler inşa edeceğiz. Bulunduğumuz okulların en başarılı öğrencileri olarak, mescitler talep edeceğiz. Akademik başarımız arttıkça Allah’ın kudretini, nefsimizin acziyetini idrak edeceğiz. Meclis kürsülerinde cihat marşları söyleyeceğiz. Mutasavvıf âlimlerin önünde diz kırmaya devam edeceğiz. D-8 İslam Birliği gibi yüzlerce proje üretmeye devam edeceğiz.

Makine yağı ile tespihi aynı gönle bulaştırmayı bileceğiz. Ameliyatta neşterle işlem yapmaya başlamadan önce besmele çekmeyi ihmal etmeyeceğiz. En güzel ürünleri seher vaktinde üreteceğiz. En ahlâklı garson ödülüne layık görüleceğiz. Ağzından batıla karşı cihat etmeyi düşürmeyen eşler, anneler, babalar, öğretmenler, davetçiler, akademisyenler yetiştireceğiz. Önce Erbakan gibi yaşamayı öğreneceğiz. Onun örnek aldığı âlimlerin ahlakını öğreneceğiz. O âlimlerin de örnek aldığı peygamberi ahlakı öğreneceğiz. Peygamberin de örnek aldığı Kur’an ahlâkını öğreneceğiz. Yetmez… Tatbik etmeye gayret edeceğiz… Edeceğiz ki dinin yıldızının yolundan gittiğimizi iddia edebilelim…

Kalitenin gerekliliğinin bilincindeyiz. Kalitenin gerekliliğinin bilincindeyiz. Kalitenin gerekliliğinin bilincindeyiz. Takva kalitesinin gerekliliğinin bilincindeyiz. İsmail Haniye gibi bir lider yetiştirebilmek için, felçliyken dahi düşmanların ancak uzaktan şehit etmeyi göze alabileceği Şeyh Ahmet Yasin kadar kaliteli olmak gerektiğinin bilincindeyiz. Tüm Müslüman çocukların adeta idol aldığı bir Ebu Ubeyde olabilmek için Muhammed Dayf kalitesinde bir kumandanın emrinde olmak gerektiğinin bilincindeyiz. Şehit Salih gibi birçok mücahit gazeteci tarafından desteklenebilmek için, en ön cephede düşmana kök söktüren bir Yahya Sinvar kalitesinde olmak gerektiğinin bilincindeyiz. Takva kalitesinin, dünyevi kaliteyi çantada keklik hale getirdiğinin bilincindeyiz. Allah’ın yardımını alabilecek samimiyete ulaştıktan sonra gerisinin çaba ve takdiri ilahi olduğunun bilincindeyiz…

Meydan Okuyoruz!

-Gelmiş geçmiş tüm zalimlere, düzenlerine, zihniyetlerine meydan okuyoruz!

-Batılın tüm cephelerine meydan okuyoruz!

-Kararmış kalplerin, Allahsız zihinlerin tahakkümüne meydan okuyoruz!

-Modernizmin, kimliğini yok etmesine müsaade eden tüm dünya halklarına meydan okuyoruz!

-Hedonizm ve vehn hastalıklarının esiri olmuş dünya halklarına meydan okuyoruz!

-Siyonizm ile iltisaklı irtibatlı tüm şahıslara, kurum ve kuruluşlara meydan okuyoruz!

-Direkt olarak yahut dolaylı yoldan Siyonizm’in ekmeğine yağ süren tüm taklitçi ucube zihniyetlere meydan okuyoruz!

-Namazsız toplumlara meydan okuyoruz!

-Cihat kelimesinden uzaklaştıran ümmete meydan okuyoruz!

-Sorumsuz anne-babalara meydan okuyoruz!

-Sorumsuz öğretmenlere, davetçilere meydan okuyoruz!

-Geçim sıkıntısına, gelecek kaygısına meydan okuyoruz!

-Manevi boşluklara, günah bataklıklarına meydan okuyoruz!

-Depresyon ilaçlarına, kendilerine dermanı olmayan psikologlara meydan okuyoruz!

-Yapay samimiyetsiz medyaya meydan okuyoruz!

-Yapay sağlığa meydan okuyoruz!

-Yapay insanlığa meydan okuyoruz!

Hâsılı

Biz Milli Görüş gençliği olarak; temeli, kökü, dayanağı Kur’an-ı Kerim ve Rasulûllah’ın sünneti olmayan hiçbir sistemi, fikriyatı, ideolojiyi ciddiye almıyoruz! Cihat ederek yaşayıp, şehadet hırkası ile gömülmeyi niyaz ediyoruz Rabbimizden…

Batılın müptezellerine, Hakk’ın neferlerine saygı ve muhabbet ile duyurulur.