Bugün, 19 Temmuz 2024, Cuma…
Bir İslam coğrafyası olan Filistin/Gazze, 287 gündür bombalanıyor.
287 gündür Gazze’de bebekler, çocuklar, gençler, yaşlılar, kadınlar şehit edilmeye devam ediyor.
Filistinli yazar Susan Abulhawa’nın araştırma, tespit ve gözlemlerine göre, Gazze’de gerçek şehit sayısı 193.000 ila 500 bin arasında.
***
Gazze Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre;
* Son 24 saat içinde işgal rejiminin gerçekleştirdiği saldırılarda şehit edilenlerin toplam sayısı 49, yaralananların sayısının ise 69. Ailelere yönelik olarak da 2 katliam gerçekleştirildi.
* Gazze'de işgal rejiminin dokuz aydan beri devam eden soykırım savaşında şimdiye kadar ölümleri kayda geçirilen şehit sayısı 38 bin 713 yaralananların sayısı ise 89 bin 166 oldu.
* Bakanlık halen enkaz altında ve yol kenarlarında çok sayıda ceset bulunduğunun tahmin edildiğini ancak işgal güçlerinin saldırıları sebebiyle onların ortaya çıkarılmasında ve toplanmasında büyük zorluklar yaşandığını dile getirdi.
* Bakanlık,işgal güçlerinin, ilk yardım ekiplerinin ve sivil savunma ekiplerinin enkaz altında kalanlara ve yol kenarlarına atılan cesetlere ulaşmalarına engel olduğunu ifade etti.
* Şehit edilenlerin ve yaralananların %70'ten fazlasını çocuklar ve kadınlar oluşturuyor.
* İşgal rejiminin soykırım savaşında ayrıca iki milyondan fazla insan evini terk etmek zorunda bırakıldı.
* Binaların %70'ten fazlası tahrip edildi.
* Altyapı tesisleri büyük hasar gördü.
* Sıkı abluka ve aç bırakma politikaları yüzünden insanlar ciddi şekilde açlık ve gıda yetersizliği sorunu yaşıyor.
***
Peki, bir İslam coğrafyası olan Filistin/Gazze’nin, 287 gündür bombalanması karşısında bütün bir dünya, insan hakları örgütleri, ahım şahım STK’lar,anlı şanlı (!) kurumlar ve teşkilatlar ne/ler yapıyor derseniz;
* İslam dünyası dahil tüm dünya Gazze soykırımına kör ve sağır!
(Kitap fotosu aşağıdaki yazıda...)
RECEP YAZICIOĞLU HAKKINDA ONLARCA ANI VE HATIRA KİTAPLAŞTI
30 Ocak 2023 tarihli Millî Gazetede, eski Erzincan Valilerinden merhum Recep Yazıcıoğlu hakkında bir yazı kaleme almıştım.
Yazıda, Erzincan'da uzun yıllardır medyanın içinde olan gazeteci-yazar Halil İbrahim Özdemir’in, Recep Yazıcıoğlu ile ilgili anı ve hatıralarına yer vermiştim.
Yazının sonunda da, "Halil İbrahim Özdemir'e bu anı ve hatıralarından dolayı teşekkürler. Bence bu anılar kitaplaşsa kalıcı bir eser olur” ifadesini kullandım.
Halil İbrahim Özdemir, 8 yılı aşan valilik görevi esnasında Recep Yazıcıoğlu ile bizzat yaşadığı işte bu anı ve hatıralarını bir kitapta topladı.
Düşünsenize; onlarca anı ve hatıra...
O kadar ilginç anekdotlar var ki, bunları okuduğunuzda merhum Recep Yazıcıoğlu'nun dokunmadığı hiçbir alanın olmadığı hissine kapılıyorsunuz.
Halil İbrahim Özdemir'in, halen tartışılan ve suikast mi değil mi denilen bir trafik kazası neticesinde hayatını kaybeden Eski Erzincan Valisi Recep Yazıcıoğlu hakkında yazdığı kitabın adı;
“Çıtaları Yükselten Vali: Recep Yazıcıoğlu”.
Kitapta Recep Yazıcıoğlu’nun Erzincan’a gelişi ile birlikte başlayan ve şehirden ayrıldıktan sonra da süren bir dostluğun hikâyesi yer alıyor.
1992 Erzincan Depreminin sıkıntılı günlerinde şehrin yeniden imarı, kalkınması için yapılan çalışmaların arka planının anlatıldığı kitap geleceğe ışık tutması açısından önem arz ediyor.
Erzincan’da terörün yoğun olarak yaşandığı dönemde Vali Recep Yazıcıoğlu’nun teröre karşı takındığı tavır, cesareti ve uygulamalarının da yer aldığı kitapta 5 Temmuz Başbağlar katliamının ardından yaşananlar da teferruatlı bir şekilde dile getiriliyor.
Daha ne anekdotlar… Bu anı, hatıra ve anekdotları okurken bazen düşüneceksiniz, bazen üzüleceksiniz, bazen tebessüm edeceksiniz, bazen öfkeleneceksiniz ama çokça ders alacaksınız…
“İDARECİLERİMİZİN BU KİTAPTAN ÖĞRENECEĞİ ÇOK ŞEY VAR”
Gazeteci-yazar Halil İbrahim Özdemir, “Çıtaları Yükselten Vali: Recep Yazıcıoğlu” kitabıyla ilgili şunları anlattı:
* “Recep Yazıcıoğlu ile ilgili olarak bazı yerlerde hatıralarımı paylaşmıştım. Gerek sözlü ve gerekse yazılı paylaşımlar büyük ilgi görmüştü.”
* “TYB Sakarya Şube Başkanı Fahri Tuna, EBYÜ Eğitim Fakültesi emekli Öğretim Üyesi Prof. Turgut Karabey ve Millî Gazete Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve köşe yazarı Adnan Öksüz anlattıklarımızın kitap haline gelmesi gerektiği yönünde görüş ve düşüncelerini paylaştılar.”
* "Toplumun her kesimine örnek olacak tutum ve davranışları ile öne çıkan Recep Yazıcıoğlu’nun gelecek nesillere aktarılmasının bir görev olduğu bilinci ile kitabı kaleme aldım. İdarecilerimizin bu kitaptan öğreneceği çok şey var."
* "En sıkıntılı zamanlar en başarılı insanları yetiştirir. Recep Yazıcıoğluda 1992 Erzincan Depremi, terör olayları, Başbağlar Katliamı gibi olayların yaşadığı bir dönemde görev yaptı. Yeni görev alan idarecilerin onun uygulamalarından öğreneceği çok şey olduğu kanaatindeyim.”
***
Doğu yayınları arasında çıkan, 102 sayfadan oluşan kitap, yazarın internet adresinden istenebileceği gibi Doğu Yayınlarından da temin edilebiliyor.
Hayırlara vesile olması dileğiyle...
ERBAKAN HOCA’NIN VALİ RECEP YAZICIOĞLU ZİYARETİ
Cumhuriyet tarihi boyunca Erzincan'da 1939 depreminden sonra ikinci büyük deprem, 13 Mart 1992’de, saat 19:19'da meydana geldi.
Richter ölçeğine göre 6.8 büyüklüğünde olan deprem Türkiye'nin büyük bir bölümünde hissedildi.
Bu depremde Erzincan’da 500 kişi hayatını kaybetti.
Depremde, 28.000 ev yıkıldı ya da ağır hasar aldı. Şehirden büyük göçler yaşandı.
***
Erbakan Hoca, 1992 Erzincan Depremi sonrası Vali Recep Yazıcıoğlu ile bir araya gelmiş, taziyelerini ve geçmiş olsun dileklerini iletmişti.
Ziyarette merhum Lütfi Doğan hocamız ve Lütfi Esengün ile Refah Partili milletvekilleri ve partililer de hazır bulunmuştu.
Erbakan Hoca’nın bu ziyarette, milletvekilleri dahil herkesin Vali Recep Yazıcıoğlu’nun böyle bir ortamda işlerini yaparken kolaylık sağlaması yönündeki tavsiye ve uyarıları dikkat çekmişti.
---