Futbol sadece futbol değildi; artık hiç değil…- 4

Abone Ol

ÖNCEKİ üç yazı ile birlikte okunmasını tavsiye ederek devam edelim… Neden?

Bu sefer konuya devam etmemizin çok önemli bir sebebi var; helal-haram meselesi…

“Spor organizasyonlarının ne kadarı helal?” başlıklı Yeni Akit’ten Ahmet Gülümseyen’in yazısı 31 Aralık 2022 Cumartesi günü yayımlandı.

Yazı, şu girizgâh ile başlıyor: “Sporun helal organizasyon boyutu, elimizi kulağımıza götürerek üzerine yatmamamız kadar önem taşımaktadır. Sporun yapılış şekliyle, Kur’an ve Sünnet ölçüsünde olmayan her türlü eylemi helal olmayan, yani haram anlamına gelebilmektedir. Başkalarının ne düşündüğü ve yaptığından daha çok bizler, ‘Müslüman kimliğine sahip kendi insanımız bu hassasiyetin neresinde?’ sorusunu araştırıp net karşılığını ortaya koymak, uygulamadaki hassasiyetine yoğunlaşmamız lazım. Ancak bu sayede toplum, milli
ve manevi değerlerinden kopmamış olur.”

Yazının devamındaki detaylarda, Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Mehmet Muharrem Kasapoğlu başkanlığında düzenlenen toplantıda spor açısından 2022 yılının masaya yatırılmış olması anlatılıyor. Bakan’ın verdiği bilgilere
göre, sporcularımız bu yıl 51 branşta 6 bin 127 madalya kazanmış. Bakan Kasapoğlu’nun dikkat çektiği ve mezkûr yazıya konu olan durum/hassasiyet, ülke olarak tam 220 uluslararası organizasyona ev sahipliği yapmamız olmuş.

Kendi evimizde olduğumuzda, spordaki helal hassasiyeti devreye girmiş oluyor. Yurt dışındaki organizasyonlarda ise sporcularımız, kaldıkları otelden oradaki yemeleri ve içmelerine kadar, her birini “helal spor” başlığı altında değerlendirmek gerekmekte... Yazar, “helal spor” konusunda bilimsel çalışmalar yapan Erciyes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Aydoğan Soygüden ile yaptığı röportajdan bir bölüm paylaşıyor ve diyor ki; “Paylaşmak isteriz ki, ilgili ve yetkili merciler harekete geçsin…”

HAYIRSIZ BAŞARI NASIL OLUYOR?

“Sporcularla görüştüğüm zaman helal gıda ile ilgili onlara önceden bir bilgilendirme yapılmadığını, kendi ailesinden çevresinden dini konularda almış oldukları bilgiyle hareket ettiklerini söylüyorlar. Benim yapmış olduğum çalışmada sporculara ‘Helal nedir biliyor musun?’ diye sorduğum zaman, çoğu ‘evet’ dedi. Fakat biraz detaya girdiğimiz zaman, sporcuların helalin çok da içeriğini bilmediklerini gördüm.

Önceden bazı bilgilendirme çalışmaları yapılırsa, sporcularımız daha rahat ederler. Ben şunu söylemek istiyorum; ‘Kutsallarımızdan vazgeçerek başarının bizlere hayır getirmeyeceğine inanıyorum.’ Biz başarıya kutsallarımızla beraber, kutsallarımızı kaybetmeden elde edersek, bu doğru olandır, ona inanıyorum. O nedenle helal konusunda gerekli hassasiyetlerin gösterilmesi gerektiğine inanıyorum…

SPOR FEDERASYONLARI HELALİN NERESİNDE?

Uluslararası organizasyonlara gidildiğinde, önceden hazırlıklar yapılması gerekiyor. Hangi ülkeye gidilecek ise orada helal sertifikalı ürünler ayarlanmalı, helal konusunda bilgilendirilmiş aşçı ve diğer görevlilerin bulunması
gerekiyor. Gayrimüslim ülkelerde bu tür sıkıntılar yaşanıyor. Gidilecek ülkelerdeki büyükelçi veya konsoloslukla bağlantıya geçilirse yararlı olur. Genellikle gidilen ülkelerin birçoğunda Türk restoranlar yaygın, büyükelçi vasıtasıyla bu restoranlarla bağlantıya geçildiği zaman helal konusunda belki destek sağlanabilir.

Son dönemlerde Türkiye’de helal ile ilgili birçok kitap da çıkartıldı, ondan da faydalanılabilir. Ben de ‘Helal Gıda El Kitabı’ isimli bir çalışma yaptım. Rusça, İngilizce, Fransızca, İspanyolca gibi farklı dillerde kitabı hazırladım. Bunu da tüm spor federasyonlarına faydalanmaları için göndereceğim. Dediğim gibi helal gıda bir
tercih meselesi. Bizim görevimiz bunu tercih eden, bunu isteyen insanlara, sporculara o ortamı hazırlamak. Helal El Kitabı ile ilgili bir TÜBİTAK projesi hazırladık. TÜBİTAK o çalışmamızı destekliyor. Spor Bakanlığına da vermeyi düşünüyoruz. Bu şekilde kendi alanımızda, alana katkı sağlamaya çalışıyoruz. İstediğimiz
ilgiyi henüz gördüm diyemem. Ama biz mücadeleye devam edeceğiz. Elimizden geldiği kadar, alanımıza katkı sağlamaya çalışacağız…”

Okuyucular, yazının altına yazdıkları yorumlarda diğer haramları hatırlatmışlar…