Fazıl Say?a acımak

Abone Ol

Piyanist Fazıl Say ın, Dini değerleri alenen

aşağıladığı gerekçesiyle yargılandığı davada, bu suçtan 10 ay hapisle

cezalandırılmasına hükmedilmiş.

Başka bir ülkede olsa, çok daha fazla ceza alacağına

şüpheniz olmasın.

Her fırsatta dini değerleri aşağıladığını hepimiz

biliyoruz. Zaten Fazıl Say dediniz mi, adam bir bir say maya başlıyor,

çenesini tutamıyor.

***

Belki onunla ilgili söylenecek çok söz var. Ama geçmişte

zaten biraz dokundurmuşuz.

Demişim ki;

Bu ülkede yaşıyor, ama bu ülkenin değerlerine ters.

Fazıl ne demek Köken itibariyle fazilet ten geliyor, ancak adam adıyla

müsemma değil sanki.

Dört sene önce, bakan eşlerinin türban ına takmış hatta

Türkiye den ayrılmayı düşündüğünü söylemiş bir Alman gazetesine.

O demiş ki;

Bizim Türkiye rüyalarımız öldü. Tüm bakan eşleri türban

takıyor. İslamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30 onlar ise yüzde 70 Başka yere

taşınmayı düşünüyorum. (Süddeutche Zeitung)

Demişim ki:

Avrupa nın yolları sana açık, durduğun kabahat. Ancak

gitmesini gerektirecek bir durum yok. Zaten başörtüsü zulmü devam ediyor.

TÜBİTAK ın Ulusal Bilim Olimpiyatları ödül töreninde başörtülü bir öğrencinin

kürsüye çıkmasına dönemin Milli Eğitim Bakanı tepki göstermiş hatta jet bir

soruşturma açtı.

Daha bunun gibi birçok başörtüsü dramı yaşandığını

dolayısıyla Say ın gitmesini gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığını ve

içinin rahat etmesi gerektiğini hatırlatmışım.

***

Yine onun hakkında şöyle yazmışım:

Bu topraklarda yetişmiş ama bu toprakların havasından

bir türlü nasiplenememiş birisi için üzülmemek elde değil.

Fazıl Say a acımak için nedenlerim çok Bir kaçını

paylaşmak istiyorum:

-Dört yaşındayken Mithat Fenmen den aldığı piyano

derslerinde sevgiyi içeren bir öğrenim sürecine girmiş, ama sevgiyi

başkalarıyla paylaşmayı öğrenememiş olduğu için...

-Özel statü olarak nitelenen hızlandırılmış yoğun eğitim

çerçevesinde, piyano kompozisyon çalışmalarının yanı sıra sosyal eğitim almamış

olduğu için

-Armoni, kontrpuan, form bilgisi, analiz,

enstrümantasyon, orkestrasyon, antik modlar, Türk Müziği makamsal ve ritmik

sesler, caz armoni donanımları kazanmış Ancak insan davranışları üzerinde bir

donanıma sahip olamadığı için

-Özel burslarla Uluslararası Avrupa Birliği nin

düzenlediği Avrupa Piyano Yarışması nda kazandığı ödülü alırken, ülkemizdeki

müzisyenlerin kendisi kadar şanslı olmadığını düşünemediği için

-New York ta yapılan kıtalararası yarışmada dünya

birinciliği almış olması, hatta kariyerini bu şehirde sürdürmesi gerekirken,

tiksindiği(!) bu ülkeye geri döndüğü için

-Konçertoların sayısını giderek arttırırken, dostların

sayısını arttırmak gibi bir çabaya girmediği için

- Antik Anadolu Modları , Nasreddin Hoca nın

dansları ndan (Türk Dansları) eserlerini piyano tuşlarına dökerken, bu ülkenin

gerçek insanlarını anlama çabasına girmediği için

-Tutarsızlıkta sınır tanımadığı için Mesela, Türkiye

ortaçağ karanlığına kayıyor. Ben çağdaş uygarlık düzeyini amaçlayan bir

kültürün insanıyım Günün birinde karanlık güçler Cumhuriyetimize ve ulusal

değerlere hayat hakkı tanımazsa, onlara teslim olacak değiliz. (Süddeutche

Zeitung) derken öte yandan Başbakanı da, eşini de tanıyorum, gayet makul insanlar.

Emine Erdoğan, parlayan gözlere sahip. Sevgi saçan bir insan dediği

için (Balçiçek Pamir, Sabah Gazetesi)

***

Evet bütün bunlar için Fazıl Say a acıyorum. Ama o

kimseye acıyor mu

Hayır! Annesine bile

Annesi Gürgün Say ın onun ilgili yazdığı satırlara

bakalım: Bir tek kişiyle güzel ilişki kuramaz.. Çekingen içine kapanık,

karamsar, müzik dışında hiçbir sorunu çözmek için uğraşmaz. Annesine acımasız.

(Müziğin Doruğunda Fazıl Say Yolculuğu)

Evet, Fazıl Say için bu satırları karalamışım. İlave

söylenecek söze lüzum kalmamış.

Fazıl Say madem müzisyen, müziği ile gündeme gelmeli.

Başarılarıyla adından söz ettirmeli. Bu topraklarda yaşayıp, bu toprakların

insanına hakaret etmemeli!

Hatadan döner mi bilemeyiz. Onu zaman gösterecek. Ama

madem kendi değerine sahip değilsin, hiç olmazsa başkasının değeri ne çamur

atma!

Emin ol, bu millet seni bu haliyle de bağrına basar.