Eyvahlar

Abone Ol

Karşınızdaki üniversiteli gence lütfen not alır mısınız

diyorsunuz. Cep telefonunu çıkartıyor ve notunuzu cihaza kaydetmeye çabalıyor

Evyah!.. Delikanlının cebinde küçük bir not defteri ve kalem yok. Şifahî

kültürlü

Lise diplomalı biri size bir mektup yazmış, acizane

yerine acizhane yazmış. Evyah eyvah!..

Yalan söyleyen, haram yiyen, yamuk ahlak ve düşük

karakterli biri kendisine bol keseden mücahid unvanını vermiş. Yahu mücahidlik

bu kadar düştü mü

Karı tam bir rüküşlük heykeli. Alaca bulaca, rengarenk,

ince topuklu ayakkabılar, gökkuşağının bütün renklerini aksettiren bir eşarp.

Üstelik elinde bir dondurma külahı, yalaya yalaya caddede yürüyor. Bir elinde

cep telefonu, bir elinde dondurma. Böyle tesettür olur mu

Bir öğretim görevlisi, Beyazıt ta Üniversitenin ana kapısının

altından geçiyor. Kapının üzerinde şaheser bir hatla Türkçe bir kurum adı

yazılı. Bizim öğretim üyesi bu Türkçe yazıyı okuyamıyor. Yahu bu ne biçim

üniversitedir, bu ne biçim akademisyendir.

Hacı bey lisedeki oğlunun İngilizce öğrenmesi için bir çuval

para harcamış ama Osmanlıca öğrenmesi için kılını kıpırdatmıyor. Vah vah

Hafızımız Kur anın tamamını ezberinden okuyor ama

Kur anın emirlerini yerine getirmiyor, yasaklarından uzak durmuyor. Böyle

hamele-i Kur an olur mu

Büyük şehirde beş bin cami var. Sabah ezanları okunuyor.

Camiler açık, ışıl ışıl ama birkaç ihtiyar dışında gelen yok. Halk ve dindar

gençliğin büyük kısmı leşler gibi horul horul uyuyor. Böyle İslam şehri olur

mu

Günde tam altı milyon ekmek çöpe atılıp israf ediliyor.

Müslümanlar başlarına azap inmesinden korkmuyor mu

Aaaa!.. Bu ne biçim gazete Her sayfasında seksî ve

şehvetli açık saçık kadın kötü kadın resimleri var. Gazete mi, genelev bülteni

mi Irz, namus, iffet, hayâ, ahlak, fazilet taraftarları niçin böyle gazeteleri

ve yayınları protesto etmiyor.

Kadıköyde Kripto Geziciler bir duvara büyük bir yazıyla

Zulüm 1453 te başladı diye yazmışlar. Milyonlarca Müslüman bunu protesto etti

mi

İstanbul depremini bekliyor. Bütün uzmanlar deprem olacak

diyor. Lakin gereken tedbirler alınmıyor. Milyonlarca halk kurbanlık koyun gibi

bekliyor. Gafletin, umursamazlığın, intiharın böylesi

Bozuk düzenlerde rüşvet alınır, haram yenir, kara para

zengini olunur fetvasını Şeytandan mı almışlar şu rezil herifler

Cuma ezanları okununca Müslümanlar niçin dükkanlarını,

işyerlerini kapatmıyor; ticarete, alış verişe ara vermiyor

Çinin Müslüman nüfusu bizim nüfusumuzdan fazla. Orada

camilerde başı açık namaz kılan tek Müslüman yok da, bizde namaz kılanların

yüzde doksanı niçin başı açık namaz kılıyor

Maddî durumu bozuk şu yetim öğrenci kızcağıza, şu dul

kadına niçin zekatla yardım yapılmıyor

Şu sahte dindarın midesi her gün kilolarca ölü kardeşinin

etini yemeyi nasıl kaldırıyor

Bunca hürriyet varken Müslümanlar niçin birleşip tek bir

Ümmet çatısı altında toplanmıyor

Ehl-i İslam niçin ehliyetli ve liyakatli bir İmam a biat

ve itaat etmiyor

İngiltere de son yıllarda 85 Şeriat mahkemesi açıldı.

Bizde niçin yok

Sapıklar cesur, gözükara ve atılgan da Müslümanlar niçin

değil

Kur ana, Sünnete, Şeriata, İslam ahlakına ve bilgeliğe

aykırı; bunca fitne fesat, nifak şikak, fısk fücur, günah isyan içinde şu

adamlar nasıl oluyor da Her şey yolunda diyebiliyor

* (İkinci yazı)

İki Güzel Haber

Öfff Öfff Öfff Gazetelerde internette hiç iç açıcı

haber yok Fitne fesat Fısk fücur Nifak şikak Dinsizlik densizlik donsuzluk

Gezi parkında, şurada burada polisle çatışmalar ara ara devam ediyor. Orta Doğu

Teknik Üniversitesi ilim yuvası mı kargaşa merkezi mi belli değil Trafik

kazaları, cinayetler Cerbezeli ve cazgır kadının biri İstanbul metrobüsünde

yanındaki boş yere hiçbir erkeği oturtmamış Gazetelerde iğrenç, rezil,

utanmazca müstehcen resimler Fuhşiyat, fuhşiyat, fuhşiyat Bazı politikacılar

bayram topu gibi gürültülü atışlara devam ediyor. Uyuşturucu satışları

berdevam. Dev binalar yükseliyor, onlara paralel zina, zina, zina. Binaların ve

zinaların yanında ribalar Dinsizler ve densizler bir alem; İslamcılar ve

Süslümanlar bir alem. Ramazan bitti ya, namazların pabucu da dama atıldı. Sabah

namazlarında camiler boş İstanbul trafiği çekilmez bir bela haline geldi.

Deniz dibi tüneli açılınca ferahlama olacakmış. İnanan inansın, ben inanmam

Okullar açılıyor, Ulu Paşa nın resimleri ve büstleri nezaretinde çağdaş, laik,

ıvır zıvır dersler başlayacak.

Bunca olumsuzluğun içinde iki haber beni mutlu etti.

Birincisi: İstanbul dan hareket edip Marmara nın öbür sahiline giden bir deniz

otobüsü denizin ortasında istop etmiş, yarım saat beklemiş. Sebep mi Bir

leylek sürüsü güneye doğru deniz üzerinden uçuyormuş. Denizden bir iki metre

yükseklikte Kaptan gemiyi durdurmasa onlarca kuşcağıza çarpıp parçalayacakmış.

Yarım saat beklemiş. Yolcular fotoğraf çekmişler, kaptanı tebrik etmişler.

Bu merhametli ve medeni kaptan Murat Küçükçaylı beyi ve

yarım saat gecikmeyi hoş karşılayan yolcuları tebrik ediyorum Bu dünya sadece

insanlar için değildir. Leyleklerin diğer hayvanların da hakları vardır.

İşte bin türlü kötülük cinayet, rezalet, ahlaksızlık,

vahşet, azgınlık, dinsizlik, densizlik, rezillik ve rüsvaylık içinde beni bir

nebze de olsa mutlu eden, huzurlu kılan hızlı deniz otobüsü ve leylekler

hadisesini sizlere kısaca arz ettim.

Buna benzer bir hadise de Bolu da Abant tarafında ağaçlık

bir yerdeki (Karacasu beldesi) Gazelle isimli otelde cereyan etmiş. Başıboş

vahşi köpeklerden kaçan bir geyik yavrusuyla bir karaca otelin bahçesine

girmişler, otel çalışanları onlara biberonla süt vermiş, her gün sütlerini içip

ormana geri gidiyorlarmış. İnşallah vahşi avcılar onları kurşunlamaz.

Acımasızlık her gün biraz daha yaygın hale geliyor.

Cinayetler, adam öldürmeler çoğalıyor. Bazı yerlerde peynir ekmek, fındık

fıstık gibi kadın satılıyor. Akıl almaz işler oluyor Kolluk kuvvetlerine ait

bir mekanda kumar oynatılıyormuş Fesubhanallah!

Suriye göçmenleri parklarda yatıyormuş, yağmurlar

başlayınca ne olacak

Burnumuzun ucunda savaş tamtamları çalıyor. Gezici medya

vur patlasın çal oynasın magazin ve fuhşiyat haber ve resimleriyle dolu Orta

Doğu Teknik Üniversite sinde başörtülü kızlara saldırmışlar.

Gidip görmedim ama İngiltere de seksen beş Şeriat

mahkemesi açılmış. Ne güzel.

Yine İngiltere de halkının çoğu Müslüman olan

mahallelerin giriş cadde ve sokaklarına pankartlar açılmış. Bu bölgede içki

içilmez Kumar oynanmaz Kadınlar açık saçık giyinemez Domuz eti satılmaz ve

yenmez. Türkiye de sofu Müslümanların yaşadığı bir bölgede böyle bir yasak olsa

Kemalistler yeri göğü birbirine katar.

Birkaç günlüğüne bağ evime gideyim diyorum. Orada

televizyon yok, zaten İstanbul daki evimde de yok, telefon çekmiyor, birkaç gün

temiz havada, kötü haber ve dedikodulardan uzakta dinlenirim İnşaallah.

18.09.2013