Bir zamanlar Türkiye Körler Federasyonu başkanı bizim
körlüğümüz devletin ihmalinden kaynaklamıştır. Devlet bu durumu tazmin
etmelidir. demişti. Bizde Hayır, bu bir kaderdir. Eğer sizin dediğiniz doğru
ise milletini ihmal etmemiş mükemmel bir devlet söyleyin ki orada engelli
olmasın. diyerek böyle cevap vermiştik.
Daha sonra düşündüğümde kafamda bir soru işareti belirdi
ve kendi kedime sordum Acaba devlet gerçekten ihmal etmiş olabilir miydi
Evet, devlet veya devletler engelliliğe yol açabilir kanaatine daha sonra
vardım. İstanbul da yapılan uluslararası bir toplantıda Birleşmiş Milletlere
bağlı Dünya Sağlık Örgüt temsilcisinin konuşmaları bende hem hayret uyandırdı
hem de kafamdaki sorulara cevap verirdi. Bu konuşmacı dünya nüfusunun %15 i,
yani yedide biri engelli diyordu. Üzerine basarak ısrarla bugün dünyada 1
milyar engelli insan var diye de sözlerini daha anlaşılır hale getirmişti. Bunu
dinledikten sonra şöyle bir soru sormam icap etti. Bundan takriben 15-20 sene
önce gene bu Dünya Sağlık örgütü dünya nüfusunun gelişmiş ülkelerde %10 u, geri
kalmış ülkelerde ise %12 sinin engelli olduğunu söylüyordu. Dünya ülkelerine,
engelliliğe yol açan sebepleri ortadan kaldıracak çalışmaları yapın diyerek
telkinde bulunuyordu. Şimdi ne oldu da engellilik oranı bu kadar artarak %15 e
yükseldi Bu şundan kaynaklanıyor olmasın, diyerek devam ettik.
Emperyalist Amerika ve onun müttefikleri Müslüman
coğrafyalarında zulüm ve terör estirmiştir. Bunun neticesinde meydana gelen
engelli insan sayısı milyonları aşmış dolayısıyla bu oranın artışına sebep
olmuştur. Hal böyle iken Siz Dünya Sağlık Örgütü olarak bu emperyalistlere dur
diyebildiniz mi Veya bu politikalarınızla engelliliğe yol açan sebepleri siz
oluşturuyorsunuz diyebildiniz mi Bunlar Dünya Sağlık Örgütünün görev alanı
içerisinde değil midir Neden kayıtsız kalıyorsunuz diyerek tepkimizi ortaya
koyduk. Ama herhangi bir cevap alamadık.
Bu durum kendi ülkemizde acaba nasıl diye baktığımızda
yukarıda sözü geçen Körler Federasyonu başkanının bahsettiği devlet ihmali
hususunu kendimden bir örnek vermek suretiyle takdirlerinize arz etmek isterim.
Daha 14 yaşında, ortaokula gidiyordum. Erzurum Ali Paşa mahallesinde Aziziye
Tabyalarında bulduğum ve basit bir demir parçası zannettiğim cisim uğraşırken
patladı. Sol elimin üç parmağını ve gözlerimi kaybettim. Sonradan anlaşıldı ki
bu cisim Ermeni ve Ruslarla yapmış olduğumuz harpten kalan patlayıcıymış. Benim
yaşadığım bu örneği yaşayan onlarca insanla tanıştım. Evet, acaba devlet
buraları bu patlayıcılardan temizleseydi benim gibi birçok insan bu duruma
gelir miydi