Örneğin, bir darbe sonucu Op. Dr. Utku Erdem Özer, köprücük kemiği kırığı gibi travmatik durumlarda ameliyat gerekliliğini değerlendiriyor. Ancak, kemik kırıkları kadar endişe verici ve acil müdahale gerektirebilen bir diğer durum da eklem kilitlenmeleridir.
"Diz kilitlenmesi", adından da anlaşılacağı gibi, bacağın belirli bir pozisyonda sıkışıp kalması ve dizin bükülmesinin veya düzleştirilmesinin imkansız hale gelmesidir. Bu durum, aniden gelişir ve hastalar için oldukça korkutucu olabilir. Peki, her diz kilitlenmesi aynı mıdır ve neden olur?
İki Farklı Senaryo: Gerçek ve Yalancı Kilitlenme
Uzmanlar, diz kilitlenmesini temelde ikiye ayırıyor: Gerçek kilitlenme ve yalancı (pseudo) kilitlenme. Bu ikisinin ayrımını yapmak, tedavi planı için hayati önem taşır.
1. Yalancı Diz Kilitlenmesi (Kas Spazmı)
Yalancı kilitlenmede, dizin hareketini engelleyen mekanik, yani fiziksel bir sorun yoktur. Bu durum, genellikle şiddetli ağrıya karşı vücudun verdiği bir koruma refleksidir. Dizdeki ani ağrı, şişlik, romatizmal bir alevlenme veya diz kapağı hareket bozuklukları (plika sendromu gibi) çevre kaslarda şiddetli bir spazma yol açar ve hasta dizini geçici olarak hareket ettiremez. Tedavisi genellikle ameliyatsızdır; dinlenme, buz, ağrı kesiciler ve spazmı çözen egzersizlerle durum düzeltilir.
2. Gerçek Diz Kilitlenmesi (Mekanik Engel)
Gerçek kilitlenme ise çok daha ciddi bir duruma işaret eder. Burada, diz ekleminin içinde, dönen bir dişlinin arasına bir parça girmesi gibi, hareketi fiziksel olarak engelleyen bir cisim vardır. Diz genellikle bükülü bir pozisyonda kilitlenir ve hasta dizini düzleştiremez.
Gerçek Kilitlenmenin İki Ana Nedeni
Gerçek diz kilitlenmesi, yani mekanik blokaj, çoğunlukla iki nedenden kaynaklanır:
● Menisküs Yırtığı: Diz kilitlenmesinin en sık sebebidir. Ancak her menisküs yırtığı kilitlenme yapmaz. Özellikle "kova sapı" (bucket-handle) veya "flap" (serbest parça) şeklinde oluşan büyük yırtıklarda, yırtılan menisküs parçası yer değiştirerek uyluk ve kaval kemiği arasına sıkışır. Bu parça, dizin hareketini fiziksel olarak bloke eder. Spor yaralanmaları sonrasında diz kilitlenmesi gibi eklem hareket kısıtlılıkları, genellikle bu tip mekanik sorunlardan kaynaklanabilir.
●Eklem Faresi (Loose Body): İkinci sık neden "eklem faresi" olarak bilinen serbest kıkırdak veya kemik parçalarıdır. Bu parçalar, daha önceki bir travma, kireçlenme veya osteokondritis dissekans (kıkırdak altı kemiğin kanlanma bozukluğu) sonucu eklem yüzeyinden kopabilir. Eklem sıvısı içinde serbestçe dolaşan bu parçalar, eklemin dar bir noktasına sıkıştığında diz aniden kilitlenir.
Tedavi Yaklaşımı Tamamen Farklı
"Yalancı kilitlenme" ağrı yönetimi ve rehabilitasyon ile çözülürken, "gerçek kilitlenme" mekanik bir sorundur ve çözümü de mekaniktir. Eklem arasına sıkışan menisküs parçası veya eklem faresi, genellikle kendi kendine oradan çıkamaz.
Bu durumlarda tedavi, 'artroskopi' denilen kapalı ameliyat yöntemidir. Diz eklemine açılan çok küçük kesilerden bir kamera ve cerrahi aletler yerleştirilir. Sıkışmaya neden olan menisküs parçası ya onarılır ya da eklem faresi ile birlikte çıkarılarak dizin hareketi serbest bırakılır.
Diz Kilitlenirse Ne Yapılmalı?
Diziniz kilitlenirse ilk yapılması gereken şey sakin kalmak ve dizinizi zorlamamaktır. Rahat bir pozisyona geçip buz uygulamak, 'yalancı kilitlenmeye' neden olan kas spazmını çözmeye yardımcı olabilir. Ancak bu müdahaleye rağmen diz açılmıyorsa, bu durum "gerçek kilitlenme" ihtimalini güçlendirir ve acil bir ortopedi değerlendirmesi gerektirir.
Kaynak: www.utkuerdemozer.com
Kaynak: utkuerdemozer.com