Devrim hırsızları

Abone Ol

Devrim hırsızlığı bir meslektir. Daha ziyade bunu askeri

erkân gerçekleştirmektedir. Kime niyet kime kısmet diye bir tabir vardır.

Devrimi yapanlar daha sonra tasfiye sürecine uğrayabilirler. Devrimin dümeni

fırsatçılarla devrimciler arasında el değiştirir. Bundan dolayı devrimlerle

ilgili şu deyim iştihar etmiştir: Devrim çocuklarını yiyor! Devrim bir dev gibi

çocuklarını yer. Mısır da günümüzde yaşanan budur. Devrimin dümenine geçen Sisi

hem şahsi ihtiraslarını tatmin ediyor hem de Mehmet Ali Paşa gibi gerçek

devrimcileri tasfiye ediyor ve önünden ayıklıyor. Devrim hırsızlığı veya savaş

zenginliği evrensel bir kavramdır. Ben sadece Mısır ın üzerine düşen kalın

gölgesine işaret etmek istiyorum. Mısır ın modern tarihinde ilk devrim hırsızı

Mehmet Ali Paşa dır. Mısırlı kıdemli diplomatlardan ve yazar Abdullah Eş al

Arap Baharı Kargaşası ve Müslümanlar ve İslam Üzerine Tehlikeli Gölgeleri

başlıklı yazısında aslında Mısır da çalınan üç devrime gönderme yapıyor. Bu

devrimlerin her biri kanlı olarak sona erdirilmiştir. Bunlardan ilki, Fransız

Devrimi nin arkasından gelen ve Fransız hamlesini savuşturan Mısırlıların

güvenlerini kazanmaları üzerine Mısır daki Osmanlı Valisi Hurşit Paşa yı

alaşağı etmeleriyle başlar. Valinin yönetiminden hiç memnun değildirler. Şer i

olarak kendilerinde valiyi devirme hakkı görürler. İstanbul a haber salmadan,

uçurmadan bir kalkışma ile isteklerini kabul etmeyen valiyi devirirler. Valiyi

devirmekle devirirler ama sonrasını getiremezler. Yine İstanbul a danışmadan

alelacele bir atama yaparlar ve gözü açık ve uyanık Mehmet Ali Paşa yı,

yapacakları işlere dair taahhüt aldıktan sonra valiliğe atarlar.

*

Paşa mührü ele geçirdikten sonra ilk iş olarak kendisini

iktidara taşıyanları derdest eder.  Ömer

Mekrem i sürgüne gönderir ve mecburi ikamete tabi tutar. Böylece devrim ateşini

söndürür. İkinci kademede güç merkezlerinin üzerine yürür ve onlara Kale de bir

ziyafet tertip eder. Ziyafet kanlı bir baloya dönüşür ve Kölemenlerin

elebaşlarını top mermileri ve mavzerlerle biçer. Kılıç artıkları soluğu Afrika

ormanlarında alır. En iyinin peşindekiler böylece iyiden de (Hurşit Paşa)

olurlar. Maalesef Nakibu l Eşraf Ömer Mekrem sadece kendisine yazık etmemiş

aynı zamanda hem Mısır hem de Bab-ı Ali ye de yazık etmiştir.  Belki bunda Hürşit Paşa nın inatçılığının da

payı vardır. Mehmet Ali Paşa dan sonra ikinci kalkışma Urabi (Arabi Paşa)

kalkışmasıdır ve bu da Ömer Mekrem in kalkışması gibi yanlış olmuş ve yanlış

sonuçlar vermiştir. Muhammed Abduh gibilerinin de destek verdiği bu isyan veya

kalkışma hareketi Mısır a düşmanı taşımış ve celbetmiştir. Acemi çoban sürüye

kurt dadandırır derler. Netice itibarıyla, Urabi Paşa nın zamansız ve yersiz

kalkışması en iyi arama macerasında en kötüye vesile olmuştur. İngilizlerin

Mısır a yerleşmelerine netice vermiştir. Mısır merkezden ayrılarak merkezi zayıflattığı gibi kendisi de kurtlar

sofrasına yem olmuş ve İngilizlerin kucağına düşmüştür. Urabi Paşa ve adamları

yaptıkları taşkınlıktan sonra pişman olsalar da iş işten geçmiştir.

*

Bir başka devrim hırsızı ise Abdunnasır dır. Devrimi hem

Müslüman Kardeşlerden hem de Necip ten çalmıştır. Devrimi kendi hırsına ve

tutkularına kurban etmiş ve Arap dünyasını felaketten felakete sürüklemiştir.

Muhammed Celal Keşk gibilerinin de ifade ettiği gibi, aslında 23 Temmuz 1952

Devrimi, Hür Subaylar Devrimi nden önce İslami ve İhvani bir devrimdir. Lakin

zamanla Nasır ın kimliğinde Arap İttihatçılarının (Hür Subaylar) darbesine

dönüşmüştür. Nasır Mısır ı çiftliği haline getirmiş ve İsrail karşısında tarihi

bir hezimet aldığı gibi Arap dünyasını da kutuplaştırmıştır. Gereksiz

çekişmelerin içine atmıştır. Müslüman Kardeşler liderlerini idam sehpalarına

çekmiştir. 1952 devrimini 1954 yılında karşı devrime dönüştürmüştür. Sisi de

aynısını 25 Ocak 2011 devriminden iki yıl sonra 3 Temmuz 2013 tarihinde

yapmıştır. O da halk ihtilalini çalarak darbe sürecine dönüştürmüştür. Mehmet

Ali Paşa, Ahmet Urabi, Nasır dan sonra Sisi de aynı yoldan yürümektedir.

Dışişleri Bakanı Nebil Fehmi Washington da ABD ile ilişkileri nikâh olarak

tanımlamıştır. Halkın elinden Sisi vasıtasıyla alınan ve çalınan devrim

Amerikalılara peşkeş çekilmiştir. Urabiciler veya Nasırcılar ya da Sisicilerin

şahsında Mısır ın ulusalcıları hâlâ kendilerini anti-Amerikan cephesinde

sanıyorlar. Geçmiş olsun!