Dershane tartışmasının Başbakan Erdoğan’ın siyaseten sonunu getirebileceğini düşünenler var!
Böyle düşünenlerin haklı oldukları yanlar var ama biz kendileri ile aynı fikirde değiliz!
Evet, Başbakan Erdoğan her gün taraftar kaybediyor ve daha düne kadar yanı başında yer alanlar karşısına geçiyor ama durum henüz böyle bir iddiayı haklı çıkaracak boyutlara ulaşmış değil!
Başbakan Erdoğan AKP’yi kurduğu zaman karşısında yer alan üç-beş kişiden biri bizdik!
Şimdilerde memnuniyetle görüyoruz ki o günlerde bize kızan dostlarımızın çoğu artık bizimle aynı safa doğru kayıyor!
Yani Başbakan Erdoğan’a karşı olduklarını her halleriyle ortaya koyuyorlar!
Ancak bu ortaya koyuş O’nun “siyaseten sonunu” getirebilecek nitelikte görünmüyor!
Her gün biraz daha yıprandığı, biraz daha dost kaybettiği, biraz daha yalnızlaştığı kuşkusuz inkâr edilemez!
Ama dershane konusunda sergilemiş olduğu tavır siyaseten sonunu getirecek nitelikte değil!
Öncelikle şunu bilmek gerek ki, Başbakan Erdoğan böyle bir tavır koymadan önce çekeceği restin kendisine “ne kazandırıp, ne kaybettireceğini” mutlaka inceden inceye araştırtmıştır!
Dershane meselesi nedeniyle cemaati karşısına aldığı zaman ne kadar oy kaybına uğrayabileceğini hesap etmeden böylesine bir rest çekmeyeceğini bilmek gerekir!
Kendisini sağlama almadan bu kadar rahat hareket etmeyeceğini düşünüyoruz!
Kaldı ki dershane konusundaki katı bir tavır sergilemesinde cemaat ile aralarındaki öteki anlaşmazlık konularının da etkili olduğu akıllardan çıkarılmamalıdır!
Dershane meselesi uzun süredir cemaat ile aralarında yaşanan problemlerin üzerine tuz biber olmuştur!
Belki de bardağı taşıran damladır!
Bu tartışma Başbakan Erdoğan’ı ne kadar yıpratırsa birkaç misli de fazla da cemaati yıpratacağı açıktır!
En azından cemaat bundan böyle eskiden olduğu gibi elini kolunu sallaya sallaya rahatça hareket edemeyecektir! Yani iktidarın himayesini eksisi gibi yanı başında hissedemeyecektir!
Evet, Başbakan Erdoğan hızla dost kaybediyor ama bu demek değildir ki kısa vadede siyaseten sonu gelecek!