* Motive etmesi
* Beklentileri
vizyonla bütünleştirmesi
* İlham vermesi
* Kararlı ve
özgün olması
* Güven
vermesi
* Güvenilir
olması/takipçilerinin güvenini kazanmış olması
* Gelişim odaklı
olması
* İyi bir hatip
olması
* İnançlı, kararlı
ve tutarlı olması
* Tutkulu ve
fedakâr olması
* Vizyon sahibi
olması
* Adalet
duygusunun olması
* Mütevazı olması
* Bilgi sahibi
olması
* Sinerjik takım
kurabilmesi
* Yenilikçi olması
* Hızlı ve etkin
karar vermesi
* İnsanlara karşı
duyarlı olması
* İyi bir
dinleyici olması
* Açık iletişim
kurması
* Durumlara karşı
duyarlı olması
* Esnek olabilmesi
* Hız (zamanı
etkin kullanması)
Saydıklarım, liderliğin genel şartları.
Haksızlık da etmek istemem.
Bir Genel Başkan ın lider olup olamadığına karar vermek
için en azından belli bir sürenin geçmesi lazım.
Kanaatimce de, en azından 1 seçim geçirmesi gerekir.
***
Yine de; şu kısa süre içinde yaşananlara bir göz atarsak;
* AKP Kongresinde
yaşananlar
* Yargıtay ın
açılış toplantısı etrafındaki katıldı/katılmadı- tartışmalar
* Yeni Bakanlar
Kurulu nun dizaynı
* Başbakan
Yardımcılarının görev dağılımları
Tüm bunları dikkate alırsak;
Hani, perşembenin gelişi çarşambadan belli olur ya!
Öyle çok yaygara koparmadan, küçük harflerle sormak
istiyorum;
Şu kısa süre içinde, Başbakan Ahmet Davutoğlu sizce
lider olabilme yolunda adımlar atabildi mi, atamadı mı
Birgün bunu da yaşarsanız sakın şaşırmayın!
28 Şubat antidemokratik uygulamaları üzerinden 15 sene,
muhafazakâr AKP iktidarının üzerinden ise 12 sene geçti.
Kız okullarımız bir türlü açılmadı.
Bir de üstüne üstlük, AB uyum yasaları adıyla zina suç
olmaktan çıkartıldı. Yani yangının üzerine benzin döküldü.
Şimdi caddeler, sokak araları, kafeler, piknik alanları
genç kız ve erkek öğrencilerle dolup taşmakta, dersleri asan öğrenciler
buralarda tavla oynayarak, nargile içerek vakit geçirmekte ve birbirleri ile
flört yaparak (nikâhsız karı koca hayatı yaşayarak) geleceklerini
karartmaktadırlar.
Kız erkek öğrenciler okullarda kendilerini derslerine
vererek ve ilim ve fen alanına konsantre olacaklarına, daha öğrencilik
yaşlarında aşna fişne yaşayacağız diyerek eğitimde başarıyı da
düşürmektedirler.
Bu milletin en önemli vasfı ahlak ve maneviyatıdır. Irz
ve namusuna ise o kadar düşkündü ki onun uğrunda canını bile verebiliyordu.
Şimdi herkes çevresine, kızına oğluna iyi baksın!
Bir gün kızınızın kocasız hamile olduğunu öğrenir veya
oğlunuzun ben bu kızı istiyorum, zira onda çocuğum var! diye tutturduğunu
duyarsanız şaşırmayın!
Ey, konuşmalarında Müslümanlığı öne çıkartan AKP li Ahmet
Davutoğlu hükümeti ve ey bu partiye % 50 üzerinde oy verenler; sizler bu konuda
bir şey söylemeyecek, ırz ve namusunuzun korunması hususunda bir talep de
bulunmayacak mısınız (Nevzat Laleli-HAYDER)
Sgk da atamalar neden yapılmıyor
Merhaba. Sosyal Güvenlik Kurumu nun (SGK) yıllar sonra
açtığı (-ki bugüne kadar işler vekaletle yürütülüyordu) 10.000 e yakın Kurum
çalışanının, farklı unvanlar için (memur, şef, müdür yardımcısı, müdür) 05/04/2014 tarihinde Ankara da girdiği ve bu
haliyle de devlete milyonlarca liraya mal olan görevde yükselme sınavı, bir
kısım çıkar grubu yüzünden iptal edilmek istenmektedir.
Ayrıca olası bir iptalde ortaya çıkacak mahkeme
masraflarını da düşünürsek, böyle bir iptalde kamu zararının boyutu çok büyük
olacak.
05 Nisan 2014 tarihinde yapılan görevde yükselme sınavı
ile Merkez Müdür Yardımcılığı sınavına girdik. 3 gün süren tercih süreci 16
Mayıs 2014 Cuma günü sona erdi. Aynı gün mesai bitiminde şaka gibi bir kararla,
atamaların Mahkemenin çerçeve yönetmeliğin bir kaç maddesinin yürütmesini
durdurma kararı alması gerekçesi ile (Kurum yönetmeliği için değil)
durdurulduğu bildirildi.
Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı çerçeve
yönetmeliğinin değişmesini müteakip atama sürecinin devam edeceği açıklandı.
Neyse, dedik sabrettik.
Bu arada ilginç bir şekilde alttan alta sınava giren ve
tercih yapma hakkı olmayan çalışanların vekâleten atamalarına şahit olduk.
Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı çerçeve
yönetmeliğin ilgili maddelerini değiştirdi. Ardından Kurumumuz buna istinaden
Temmuz ayında yaptığı duyuru ile atama sürecinin devam edeceğini ve
Cumhurbaşkanlığı seçimini müteakip tercihlerin tekrar alınıp atamaların
yapılacağını duyurdu.
18-20/08/2014 tarihlerinde tercihlerimizi yeniledik. Biz
atama beklerken tercihlerin bittiği günün ertesi, sınavın iptal edileceği
konuşulmaya başlandı. İkidir aynı durum oluyor.
Tercihler alınıyor o ana kadar hiçbir şey yok. Tercih
sonrası atama sürecinde bir anda mahkeme kararları ortaya çıkıyor. Birileri
mahkemeleri karar çıkması adına dürtüklüyor olsa gerek. Gizli bir el, maskesini
takmış sendikalar ve bazı çıkar grupları yıllardır beklediğimiz sınavın iptali
için uğraşıyor. Aynı kesim sınav sonrası SGK da IQ patlaması , 1000 kişi
full çekti ve sınavda paralel parmağı gibi manşetler attırmıştı. Bunların
asılsız olduğu sınav sonuçları açıklandığında ortaya çıktı.
Sınavın iptali ile farklı unvanlar için sınava girmiş
yaklaşık 10.000 personel için harcanan milyonlarca lira ve bir o kadar da iptal
sonrası oluşacak mahkeme masrafları devlet zararı olarak yansıyacaktır. Olası
iptalde eşinden, çocuğundan, sevdiğinden zaman ayırarak sınava hazırlanmış,
emek harcamış, masraf yapmış yaz tatilinde kullanacağı iznin bir kaç haftasını
sınav hazırlığı için kullanmış ve sınavda iyi puan almış çalışanlar büyük
mağduriyetler yaşayacaktır.
Konuşulmakta olan olası iptale gerekçe ise; Kurum
çalışanı 33 biyoloğun Yönetmelikte Şube/Merkez Müdürü sınavına girebilecekler arasında yer almaması nedeniyle açılan
davada Mahkemenin bazı yönetmelik
maddelerinin kısmi yürütmesini durdurması. Sırf bu yüzden tercihlerini yapmış,
atama bekleyen 2000 e yakın Kurum çalışanının sınavı iptal edilmek isteniyor.
Vekaleten görev yürütenler, vekaleten atama sırası bekleyenler ve bunlara ön
ayak olup rant sağlayanlar sınav iptali için ellerinden geleni yapıyorlar.
Mahkeme kararına istinaden büyük mağduriyet ve kamu zararları, gereksiz zaman
kaybına neden olacak iptal yerine, 1-2 yönetmelik maddesi değişimi ve gerekirse
başka Kurumlarda da uygulamasına şahit olduğumuz kişiye özel sınav açılması
yoluna gitmek gibi çözümler bulunabilir. Aksi takdirde binlerce mağduriyet ve
milyonlarca kamu zararı ortaya çıkacaktır.
Peki, bunun faturasını kim ödeyecek Yönetmeliği çıkaran,
sınavı organize eden ve sınavı iptal etmeye çalışanlar mı Sanmıyoruz.
Saygılarımızla, (BİR GURUP SGK ÇALIŞANI)
NOT: Bugün 3 Eylül
2014, Çarşamba 1) Emekliler yılda 15 20 TL zamla, hâlâ sürünmeye devam ediyor.
2) An itibariyle asgari ücretli nasıl geçineceğim diye feryat ediyor. 3) Bu
parlamento ve mevcut AKP iktidarı, 2011 den bu yana verdiği yeni ve sivil
anayasa sözünü yerine getiremedi. 4) 28 Şubat darbesi döneminde kapatılan, yoksul-zeki
Anadolu çocuklarının barındığı Başbakanlığa bağlı Vakıf Öğrenci Yurtları hâlen
kilitli. Otur, sıfır!