İktidarın seçim kampanyasının iki ana konusu var: Çözüm süreci ve yeni anayasa. Aslında bu iki konu iktidarın yıllardan beri gündeminde olduğu halde bir sonuca ulaştıramadığı konular. Bundan önceki seçim kampanyası boyunca da yeni anayasa yapma sözü verilerek oy istenmişti, şimdi de aynı söz tekrarlanıyor. Çözüm süreci de yıllardan beri Türkiye’nin gündeminde. Onda da bir sonuç çıkmadığı gibi, İmralı’ya ve Kandil’e giden heyetleri oluşturdukları HDP’ye yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere Başbakan ve diğer iktidar sözcüleri her fırsatta HDP’yi Kandil’den emir almakla, çözüm sürencini engellemekle itham ediyorlar. Hâlbuki yıllardır çözüm sürecini birlikte yürüttüler. İşin başından beri HDP’nin Kandil’den bağımsız hareket etmesinin mümkün olmadığını görememişler mi Devletin tüm istihbarat birimlerinin bilgilerine sahip olanların bu gerçeği görememiş olmaları inandırıcı olabilir mi Öte yandan 10 yılı aşkın süre kol kola yürüdükleri, ne istedilerse verdikleri, sonuna kadar güvendikleri bugün hainlikle suçladıkları adını da paralel yapı koydukları oluşumda da bir yanılmışlık, kandırılmışlık havası estiriliyor. Peki, iktidar koltuğunda oturanların her başarısızlıklarını bir takım yanılma ve kandırılma ile izah etmeleri yeterli olabilir mi Eğer ortada bir kandıran ve yanıltan var ise yanılanın hiç sorumluluğu olmaz mı
Yeni anayasa konusunda ise iktidar partisi nasıl olacak da toplumun güvenini sağlayacak. Yeni anayasa için seçmenden oy isteyenlere insanların aklına, “Sana 12 sene boyunca yeni anayasa yapacak oyu verdik, bir şey yapmadın şimdi tekrar aynı vaat ile karşıma geliyorsun” sorusu gelmeyecek mi
Özellikle çözüm sürecini Kandil’den emir aldığını söylediğiniz siyasi oluşumla mı sonuçlandıracaksınız Eğer HDP yine aracı olacaksa, Kandil’den emir almadan hareket edemediklerini söylediğiniz bu oluşum ile barış sürecini sonuçlandırmak mümkün olabilir mi
Aslında çözüm süreci ilk gündeme taşındığı günden bu yana tarafların pozisyonunda bir değişiklik olmuş değil. Taraflardan kastımın Kandil, İmralı ve HDP olduğunu söylemeye gerek yok sanıyorum. Kandil ve HDP’nin kanla beslendiğine gerçekten inanılıyorsa o zaman çözüm sürecini kimlerle yürüteceksiniz Eğer yeni muhataplar bulundu da milletin haberi yoksa onunda açıklanması gerekir. Toplumun mevcut şartlarda çözüm sürecinden sonuç alınamayacağına inandığı bir noktada bulunuyoruz. Buna karşılık muhalefet çözüm sürecini ülkenin bölünmesi yönünde atılmış adım olarak nitelendiriyor. Ülkenin bölünmesi Kandil’in ve destekçilerinin hedefi olabilir ama hiçbir iktidarın bunu düşünemez. Bu millet oyları ile iktidar yaptığı kadrolara bile bu hususta destek vermez.
Seçime 5 gün kalmışken iktidar kanadının yeni anayasa ve çözüm sürecini öncelikli iki konu olarak nitelendirmesi yeterli değildir. Şimdiye kadar yapmadığı/yapamadığı bu iki konuyu bundan sonra ne gibi adımlar atılarak gerçekleştireceğinin izah edilmesi gerekiyor. Aksi halde tüm söylenenler yeni bir 4 yıl kazandırma malzemesi olmaktan öte geçmeyecektir.
Sözün özü, önce yeni anayasayı şimdiye kadar hayata niçin geçiremediklerini, çözüm sürecinin niçin böylesine fiyasko ile sonuçlandığını, sebep Kandil’den izinsiz hareket edemeyenler ise bundan sonraki partneriniz kim ya da kimler olacaktır, sorusunun cevabının verilmesi gerekiyor.