Camilere gittiğinizde sizi ilk karşılayacak olan manevi
iklimi değil, kapıya yakın kurulmuş olan sandalyedir. Sandalyeler öylesine
çoktur ki, caminin önemli bir bölümünü işgal edip, kişinin göz zevkine de zarar
verecek durumdadır. Bir an düşünürsünüz sandalyelerin ne işi var camide. Namaz
esnasında görürsünüz durumu ve anlarsınız olayın vehametini. Burada sadece
yaşlılar değil, gençlerin de oturup namaz kılmakta olduğunu görmeniz
hayretinizi daha da artırmaktadır.
Bu öylesine bir çırpıda geçiştirilecek bir mesele
değildir. Camilerimizin silueti bozulduğu gibi, camilere büyük bir bidat da
yerleşmektedir. Şimdi bunları tek tek analiz edelim.
Camilerde sandalyede oturarak namaz kılmak bir özürdür.
Özürlü insan, oturarak, eğer oturamıyorsa yüksek bir yerde oturması uygunsa
sandalyede oturarak, hatta uzanarak namaz kılabilir. Burada yanlış olan ise,
caminin bir bölümüne sandalyeler yerleştirip burayı böyle insanlara tahsis
etmektir. Burada iki sakınca çıkmaktadır. Birincisi sandalyelerin olduğu bölüm,
cemaatin arkasında yani kapıya yakın olduğundan saftan ayrı olup, ayrı bir saf
oluşturmakta ve cemaat olamamaktadır. Halbuki oturarak namaz kılamayanların
sandalyelerini ellerine alarak cemaatin arasına karışarak kılmaları, hem onların
cemaatten ayrılmasını engellemekte, hem de camide çirkin bir görünüm ortadan
kalkmaktadır. Çünkü sandalyeye oturanlar, sanki tribünde maç seyreden seyirci
gibi görünmektedir.
Diğer bir tehlike de bu bidatin yaygınlaşarak zamanla
yerleşmesi ve belki ileride sivri zekâlı birinin çıkıp camilerin arkasına
düzenli sıraları koymasına kadar yol açabilir. Nitekim, Cumhuriyetin ilk
dönemlerinde camilere de kiliseler gibi sıra konulması gündeme gelmişti. Birisi
çıkıp bu sandalyeler çirkin bir görünüm oluşturuyor, daha estetik oturaklar
yapalım diyerek cami yapısını bozabilir. Bunlara karşı dikkatli olalım.
Bir diğer konu da tabi ki Sağlık Bakanlığı nı
ilgilendirmektedir. Ülkede bu kadar yaygınlaşan oturamama sorununu araştıracak
bir ilmi heyet kurup bu sorunla tıbbi açıdan mücadele etmesidir. Bu arka
sıralarda emin olun sadece yaşlılar oturmuyor artık, genç diyebileceğimiz
insanlar oturmaktadır.
Camiler, bizim önemli dini mekânlarımızdır. Bu mekânlara
bidat sokmamaya çalışmanın yanında yapısını ve siluetini de bozmamaya çalışalım
ki buraya giren kişide manevi bir atmosfer oluşsun.