Haçlı ve Siyonistler bizi büyük ihaneti işleyenler eliyle içimizden vurmasalardı neler olabilirdi
Bugün de Üstad Mehmet Şevket Eygi’ye özenerek, yine onun gibi “Milli Görüş” terimini kullanmaksızın maddeler halinde olabilecekleri sıralamaya çalışacağız:
1- Vahşi kapitalist düzen yıkılıp çoktan adil düzene geçilmiş olurdu.
2- Kendi kaynaklarımız harekete geçirilmiş, iç ve dış sömürücülere ödenen trilyonlarca faiz karşılığı servet ülkemize kalmış olurdu.
3- Türkiye’nin her tarafı kalkınmış, iç ve dış göç durdurulmuş olurdu.
4- Büyük şehirler göç yüzünden yaşanabilirlik sınırlarını aşmazdı.
5- Türkiye ithalat değil, üretim ve ihracat ülkesi olurdu.
6- Kendi sanayisini kurmuş, itibarı artmış, caydırıcı ordusu görev başında bir Türkiye olurdu.
7- İnsani ve İslami anlamda insan hakları tam sağlanır, etnik çözülme sürecine girilmez, kardeşlik hakim olurdu.
8- Yüzde kırk veya ellilerle yetinilmez, bu düzeni kurmayı başaranlar önce yüzde altmışlar, daha sonra da yüzde seksen mutabakatlarla işbaşında olurdu.
9- D-8’ler en azından 64’ü bulur, şer blokların karşısında İslam bloku hayata geçmiş olurdu.
10- Petrol, değerli maden, enerji, sanayi, tarım ve hayvancılığın piyasaları Türkiye’de kurulurdu.
11- İslam dünyasını, beyinden zemberekli liderler değil, İslami değerlerle mücehhez kişiler yönetiyor olurdu.
12- Diktatörlükler çöker, yerine adil yönetimler kurulurdu. Böylece erken kalkanların darbe yapma hevesleri olmazdı.
13- İslam ülkeleri işgal edilmez, Müslümanlar tecavüze uğramaz, katliama tabi tutulamazdı.
14- Müslümanların servetleri kendilerinde kalır, Haçlı ve Siyonist sömürüsüne dur denilirdi.
15- Batı dünyası ile İslam dünyası çatışan, savaşan taraflar değil, barış içinde ilişkilerini geliştiren bloklar olurdu.
16- NATO İslam dünyasını işgal için alet edilemez, hayatiyetini sürdürecekse barışı koruyan bir pakt olarak kalırdı.
17- Afrika’daki ve diğer İslam dünyasındaki sömürü çarkı kırılır, insani ve İslami çözümler devrede olurdu.
18- İslam dünyasındaki sahte ve Haçlı-Siyonist kontrolündeki liderler ve rejimler yaşama şansı bulamazlardı.
19- Yazılı, basılı, görsel ve diğer medya, toplumu yıkıcı ve ifsat edici bir durumda değil, gerçek irşad ve haberleşme-bilgilendirme fonksiyonunu icra etmek mecburiyetinde olurdu.
20- Müslümanların itibar ve itaat edeceği gerçek liderleri olurdu.
Böyle daha yüzlerce maddede sayılabilecek güzellikler olabilirdi.
Ama olamadı. Birilerinin politik ve şahsi hırsları kullanıldı, olma ihtimalleri de yakın ufkumuzdan uzaklaştırıldı.
Böyle büyük ihanetler elbette hak ettikleri karşılığı alacaktır.
Bugün veya yarın!
Yakında veya gelecekte!
Bu durumda şu duayı etmemiz gerek:
“İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak eder misin Allah’ım!”
İNCİK BONCUK
Vatanını sevememiş,
Bu bey, incik boncuk kadar!
Belli ki gelişememiş,
Bu beyincik, boncuk kadar!