Bosna Hersek'te 21 Kasım 1995'te imzalanan ve neredeyse 4 yıl süren savaşı durduran Dayton Barış Antlaşması, silahları sustursa da ülkeye son derece karmaşık bir siyasi sistem miras bıraktı. 6 Nisan 1992'de Sırpların Boşnaklara saldırmasıyla başlayan Bosna Savaşı, 30 yıl önce paraf edilen ve 14 Aralık 1995'te imzalanan Dayton Barış Antlaşması ile sona erdi.
Ülkeye barışı getiren antlaşma, ABD'nin Dayton kentinde 21 Kasım 1995'te paraf edildi ve beraberinde getirdiği karmaşık siyasi yapı nedeniyle Bosna Hersek, 2 entite ve bir özerk bölgeye ayrıldı.
Dayton kapsamında, Bosna Hersek'te bugün de en çok tartışılan kurumlardan biri olan "Yüksek Temsilcilik Ofisi (OHR)" isimli kurum açıldı.
OHR'nin; uluslararası toplum adına Bosna Hersek'te barış antlaşmasının uygulanmasını denetleme en önemli görevi oldu.
Geniş yetkilere sahip OHR'nin başındaki Yüksek Temsilci, Devlet Başkanlığı Konseyinin üyeleri dahil olmak üzere ülkede barışın uygulanmasına engel olan kişileri görevden alabiliyor, ihtiyaç durumunda yasa çıkartabiliyor.
ÜLKEDE EN ÇOK TARTIŞILAN KONU: "DAYTON"
Bosna Hersek'te hemen hemen tüm siyasetçilerin konusu olan ve "sırtını dayadığı" Dayton Barış Antlaşması'nın paraflanmasının üzerinden 30 yıl geçtiği gerekçesiyle güncellenmesi gerektiği belirtiliyor.
Ülkede birçok önemli kararın alınması da antlaşma nedeniyle sekteye uğrayabiliyor.
Ülkedeki 2 entiteden biri Sırp Cumhuriyeti (RS) görevden alınan başkanı Milorad Dodik de bütün ayrılıkçı söylemlerini Dayton ile bağdaştırırken; Boşnak siyasiler de Dayton ile kurulan anayasal düzenin yıkılmasının amaçlandığını savunuyor.
Her söyleminde RS'yi Bosna Hersek'ten ayırmakla tehdit eden Dodik'in söylemleri, Boşnaklar tarafından "Dayton karşıtlığı" şeklinde yorumlanıyor.
Dodik, OHR ve Yüksek Temsilci Christian Schmidt'i tanımadığını açıkladıktan sonra hakkında dava açıldı. Yargılama sonrasında 1 yıl hapis ve 6 yıl siyasi yasak cezası alan Dodik, Bosna Hersek Merkez Seçim Komisyonunca oy birliğiyle Sırp Cumhuriyeti Başkanlığı görevinden alındı.
SAVAŞTA "SİLAHLARI SUSTURAN" ANTLAŞMA: DAYTON
Balkanlar'da Yugoslavya'nın dağılmaya başlamasıyla Bosna Hersek'te de 29 Şubat-1 Mart 1992'de bağımsızlık referandumu gerçekleştirildi.
Sırpların büyük çoğunluğunun boykot ettiği referanduma katılanların tamamına yakını bağımsız Bosna Hersek'ten yana oy kullandı. Bağımsızlığını ilan eden Bosna Hersek'te, "Büyük Sırbistan" ideolojisinin savunucusu Sırplar, Yugoslav ordusunun da desteğiyle Sırp olmayan halklara yönelik katliamlara ve soykırıma başladı.
Bosna Hersek'te 4 yıla yakın süren savaşta 2 milyondan fazla kişi evlerini terk etti, büyük çoğunluğu sivil 300 binden fazla kişi hayatını kaybetti.
Etnik temizlik yapmak isteyen Sırp güçleri, Bosna Hersek'in Prijedor, Visegrad, Foca, Bijelina, Zvornik, Srebrenitsa gibi birçok şehrinde çok büyük katliamlar gerçekleştirdi.
SREBRENİTSA SIRPLARIN YÜZ KARASI OLDU
Savaşın son yılında Sırplar, Srebrenitsa ve civarında sadece birkaç günde 8 binden fazla Boşnak sivili katlederek, soykırım suçu işledi. Boşnaklar, bağımsız Bosna Hersek'i savunabilmek adına, ülkenin batısında ve güneyinde Hırvatlara, doğusunda ve kuzeyinde ise Sırplara karşı savaştı, ağır silahlarla donatılmış düşmanlarına karşı önemli zaferler de kazandı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'daki en büyük katliamların yaşandığı Bosna Savaşı, Dayton Barış Antlaşması ile sona erdi. Sırpların, Srebrenitsa'da gerçekleştirdikleri katliamlar ve etnik temizlik ise uluslararası mahkemelerce "soykırım" olarak kabul edildi.
SON KULLANMA TARİHİ GEÇMİŞ ANLAŞMA
Ülkede basit bir kanunun çıkarılması dahi Sırp, Boşnak ve Hırvat temsilcilerin onayını gerektirdiğinden, dış politika gibi önemli konularda alınacak kararlar, Devlet Başkanlığı Konseyinin 3 üyesinin de uzlaşmasıyla alınabiliyor.
Bosna Hersek'in birçok alanda "elini kolunu bağlayan" Dayton Barış Antlaşması, birçok kesim tarafından "son kullanma tarihi geçmiş" ya da "artık güncellenmesi gereken" bir antlaşma olarak görülüyor.