Bir yarım saat Terim esintileri!

Abone Ol

Galatasaray Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk maçına iyi başladı diyebiliriz. Donk Serdar’la görev paylaşırken, orta alan Fernando, NDaye ve Belhanda’da idi. İnce hatalı... Emre önde, sürpriz kanat ve aslında orta alana yakın adam... Eren malum ve uzayacak ve genişleyecek sahalar için bomba adam Rodrigues... Karşısı mı? Tipik Rus takımı... Fizik yapısı görünüşte müthiş ama son yarım saat iptal... Bildiğimiz Fernandes baş aktör ama daha çok çizgiye yakın... Sanki bizim Emre Akbaba modeli...

Peki, maç nasıl... Galatasaray tempolu başladı. Boş alan bırakmadan öne arkaya gidip geliyordu. Bu görüntü Terim hocanın eskilerden kalma ama hâlâ çok geçerli oyun düzeni idi. Bir de daha 9. dakikada Rodrigues kendi klasiğinden bir gol patlatmaz mı? Neredeyse 20. dakikada kadar sürdü bu model oyun... Sonra Galatasaray’ın vitesi düştü, Lokomotif’inki yükseldi. Muslera güven verdi, savunma ayakta kaldı. NDaye çok girdi çıktı, yararlı oldu.

İkinci yarı Galatasaray’ın pilinin 60. dakikada bitebileceğini tahmin etmeyen var mıydı acaba? Ama o da ne? Tam tersine bir Rus takımı fiziksel mücadelede yere seriliyordu. Ve de Eren neredeyse galibiyeti garantiye alan golü attı. Ve sonra yeniden tersine işleyen aktiviteler. Terim hoca, hiç unutmam, dört yıl üst üste şampiyon olduğu dönemde ertelenmiş bir Ankaragücü maçı oynamış ve 2-2 beraber kalmıştı. O maçın ertesinde, sohbetimizde, “Aktif dinlenme ile oynanmazsa, bir bir takım doksan dakika basarak sahada kalamaz” demiştim. Ve ilk Gaziantep maçında rakibini, yanlış hatırlamıyorsam, Terim 4-0 kazanmıştı. Dinlenerek... İşte Lokomotif bu süreçte fırsatlar buldu ama başta Donk olmak üzere Galatasaray savunması dik kaldı, öndekilerin de yardımı ile de skoru tuttu. Sonra bir süre sahayı ufaltarak oynamanın verdiği dinlenme ile üstünlük yeniden ele geçti. Derken NDaye kırmızıyla gitti ama Emre golü atarken penaltı oldu ve ebedi kesik Selçuk golle maçı bitirdi. 

Bu sonuç gruptan çıkma adına, erken olacak, ama yatırımdır. Hele ki ikili averaj için...