İNSAN, sevdiğine en sevdiklerini verirmiş. Veya şöyle
diyelim, sevdiği her şeyi en sevdiğinin yoluna feda edermiş.
Hani Hazreti Ömer,
Ya Rasülellah, seni canımdan sonra her şeyden daha fazla
seviyorum demiş. Sevgili Peygamberimiz de ona Hayır, nefsim yedi kudretinde
olan Allah a yemin ederim ki, ben sana nefsinden de sevgili olmadıkça kamil bir
şekilde iman etmiş olmazsın deyince Hazreti Ömer, Nefsimden de daha
sevimlisin deyince, Şimdi oldu Ömer buyurmuş. (Buhari, Sahih, K. Eyman
ve n-Nüzur, bab Keyfe kane yeminnebiy)
İnsanın en fazla sevdiği canını Allah yolunda seve seve
vermesi, o yola kendini feda etmesi, sevdiğini sözsüzce ifade etmesidir.
Sevgili Peygamberimiz, Mirac gecesi Cennetin
güzelliklerini gördüğünde gözünün onlara kaymadığını haber verir Rabbimiz Necm
süresinde.
Ama o gece Sevgili Peygamberimizin Rabbi huzurunda tek
isteği vardı, o da ümmetinin afvedilmesi idi.
Sevgili Peygamberimizin gözü ve gönlünde her bir
Müslüman, dünya ve dünyanın içindekilerden çok daha değerli idi.
Bir gün şöyle buyurmuştu:
Müslüman bir insanın öldürülmesinden, (insansız) bir
dünyanın yok olması Allah katında daha ehvendir buyurmuş. (Tirmizi, Diyat 5,
İbni Mace,Diyat,1)
Bu imanla büyüyen İmamı Gazalinin hocası, İmam-ül
Harameyn-el Cüveyni (H.419-478) Bir damla kanla bir dünya tartılsa kan ağır
gelir der. (el-Ğıyasi s:256) Aynı
ma nayı İmam Gazali de el-Müstasfa 1/314 de tekrarlamış.
Aynı kültürden sulanan Mehmet Akif merhum da: Bütün
dünya için bir damla kan çoktur diyorlar, sen,
Şu ma sum ümmetin seller akıttın hûn-i pâkinden
deyivermiş.
Nedim, İstanbul u sevince, bir taşının bütün acem
diyarından daha değerli olduğunu ifade etmek için:
Bu şehr-i Sitanbul ki bî misl ü behâdır
Bir sengine yek-pare Acem mülkü fedadır deyivermiş.
Beşinci halife denilen, iki buçuk yıl Emevi devletini
yöneten, halifelik veraset yoluyla geçtiği için kabul etmeyen ve seçim
yaptırarak yönetime gelen, yönetimi süresince ücret almayan Halife Ömer bin
Abdülaziz döneminde zenginler, zekat verecek adam bulamamışlar.
İşte o halife, Malatya dolaylarında tebliğ görevi yapmak
için görev verdiği Ca vene bin Haris ten bir elçi geldiğinde durumu sormuş hep
iyi haberler almış.
Müslümanların hepsi selamette mi diye sorduğunda elçi,
bir tanesi bineğinden kar üzerine düştü ve öldü haberini duyunca Ömer,
Allah a yemin olsun ki, bir tek Müslüman, benim yanımda bütün Rum diyarından
ve o ülke içinde olanların tamamından daha sevimlidir buyurmuş. (Dolabi
(224-310 Hicri) el Küna ve l Esma, 553, İbni Asakir, Tarihü Dımışk no 473)
İbni Asakir bir başka yerinde elçinin Bir adamcağız
düştü öldü haberindeki o cağız aşağılamasına kızdığını ve ondan sonra Rum
diyarı ve içindekilerden o ölen bir tek Müslümanın daha değerli olduğunu
söyler.
Sevgili Peygamberimizin Hudeybiye gününde elçi gönderdiği
Hazreti Osman ın öldürüldüğü haberi geldiğinde harp için biat aldığını ve o
biatın Kur an da övüldüğünü, sonra haberin asılsız çıktığını biliyoruz ama
Allah Rasülü de bir tek Müslümanın değerini ortaya koymuş ve ashabın da
Rasülüne bağlılığı Kur an la övülmüştür.
Rabbimiz buyurur:
Kim bir mü mini haksız yere, (öldürülmesini helal kabul
ederek) kasden öl-dürürse, cezası ebedi cehennemdir. Allah ona gazap ve la net
etmiştir ve ona büyük bir azap hazırlamıştır. (Nisa süresi ayet 93)