Amerika’ya biat ederek İsrail’e karşı cihad edemezsiniz

Abone Ol

Trump tarafından açıklanan sözde Gazze barış planı” bir barış teklifinden çok bir teslimiyet belgesidir. Plan, Gazze’yi “terörden arındırılmış” bir alan hâline getirme bahanesiyle direnişi tasfiye etmeyi hedefliyor. Anlaşma, özünde Gazze’nin iradesini kırmaya, İsrail’in işgalini tahkim etmeye dönük bir kurgudan ibarettir.

Bu plan, İsrail’in güvenliğini merkeze alan, Filistin’in özgürlüğünü ise masa dışında bırakan bir metindir. Üstelik bazı Müslüman ülkeler bu plana rıza göstererek yalnızca Gazze’yi değil, kendi halklarının vicdanını da satmaktadır.

Gerçek şudur: Gazze’nin özgürlüğü pazarlık konusu edilemez. Direnişin tasfiyesi üzerinden barış inşa edilemez. Amerika’nın ve İsrail’in bu yeni oyunu tarih önünde bir kez daha utanç vesikası olarak anılacaktır.

Biz açık ve net bir şekilde yazıyoruz;

HAMAS'ın yanındayız, Hamas'ı yalnız bırakan ve Ebu Ubeyde'nin hasmı olan Müslüman ülke yöneticilerinin yanında değiliz.

İşgali değil direnişi silahsızlandırmaya çalışanların hedefindeki Gazze sadece coğrafi bir parça değildir. Gazzeʼyi merkeze koymadan yapılan tüm analizler eksiktir.  

**
Siyaset gerçeklik üretir. Ancak üretilen gerçeklikler insan hayatını yok sayıyorsa o siyasetin meşruiyeti sorgulanmalıdır. Bazı İslam ülkelerinin Gazze meselesinde sergilediği siyasi yönelim, diplomatik pazarlık ve örtük rıza sadece stratejik bir tercihten ibaret değildir. Bu yönelim aynı zamanda tarihsel bir vebal üretir. Bir devletin dış politika tercihi başka bir yerde yaşayan milyonların yaşam hakkını etkileyecekse o tercih kamuoyuna, hukuka ve vicdana hesap vermelidir.

Biz bu İslam ülkelerinin Gazze’nin kanı üzerinden yaptıkları pazarlıkları kabul etmiyoruz.

Gazzeʼnin dili öfke ve ızdırabın birleşimidir. Bu dili tercüme etmek gerekirse talepler nettir. Gazze özgürlük istiyor. Gazze ablukanın derhal kaldırılması ve kesintisiz insani yardım koridorlarının güvence altına alınmasını istiyor. Gazze Mescid’i Aksa’nın özgürlüğünü istiyor. Gazze, soykırımcılara ve onlara lojistik destek veren aktörlere karşı gerçek yaptırımların uygulanmasını istiyor.

İslam coğrafyasındaki aktörlerin izlediği diplomatik oyunlar ise Gazzeʼnin temel taleplerini pasifize etme riski taşıyor. Onlar İsrail’i durduramadılar, Gazze2yi durdurmak istiyorlar. Onlardan işgali bitirmelerini istedik, Kassam’ı bitirmek istiyorlar.

Eğer bir lider Gazze için somut adımlar atmıyorsa; eylemleri ve söylemleri ile bu ihtiyaçları çağrısız bırakıyorsa o lider tarihsel bir hesapla karşılaşacaktır. Ulusal çıkar söylemleri insan hayatının maliyetinin üzerini örtemez. Bu alanda sivil toplum kurumlarının, akademinin ve bağımsız alimlerinin yapıcı baskı kurması bir zorunluluktur. Sorgusuz sualsiz teslimiyet acziyettir. Bu bağlamda bizim çağrımız açıktır. Devletlerin ve uluslararası aktörlerin söylem ve eylemleri arasında şeffaflık olmalıdır. Trump ile ne konuştunuz, ne anlaştınız?

Gazze merkezdeyken yapılan her analiz daha sağlamdır. Gazze’nin cevabını bekliyoruz.