Adil Düzen ve “Erbakan’ın Mirasçıları” Yazısı-11

Abone Ol

Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…

FAİZSİZ KREDİLEŞME NASIL OLACAKTIR?

Teminatı olan herkes bankalardan faizsiz kredi kullanabilecektir.

Bu vesileyle bu yazı dizimizde ‘sipariş kredisi’ ve ‘selem sistemlerini’ anlatmamakla beraber var olduklarının bilinmesini isteriz; merak edenler ilgili çalışmalarımıza bakabilirler.

Kişi topluluğa borç verecek, topluluktan borç alacaktır.

Siz bir parayı veya değerli varlığı ödünç aldığınızda aslında o kişinin emek ve sermayesinin kullanım hakkını kendinize alırsınız, parayı alarak da topluluğun alım gücü olan değerleme gücünü emanet alırsınız. Adil Düzen’de yastık altı varlıklar teşvik edilmez. Artık olan her şeyin dolaşımda/toplulukta olması ve faydanın arttırılması esastır. Bu nedenle parasını bankaya yatıran kişiye yatırdığı sürenin iki katı kadar para kullanım hakkı, kredi hakkı verilir.

Mesela 100 gr. altın bonosu yatırıp bir yıl bekleten kişi aslında topluluğa 100 gr. borç vermiştir. O para ile başkaları onun bir yıllık emek / sermaye birikimini kullanmıştır. O kişi ise kullanamamıştır. Böylece kendisi kullanmak istediğinde 100 gr. altın bonosu alır. Bir de topluma kullandırdığı 100 gr. kadar x süre ilave kredi alabilir. Yani 100 + 100 = 200 gr. parası olur. Bir yılın sonunda kullandırdığı kadar kullandığı için borcunu ödemiş olur.

Dayanışma mekanizmaları, teminatlar ile bu konuyu izah edersek çok uzar ve gider.

Paranın mal cinsinden değeri değişirse üstteki model işlemez.

İcra, iflas, olası kayıplar nasıl çözülecek?

Yarım yüzyıldır bu konular üzerinde çalışıyoruz, ben de yarım yüzyıldır yazıyorum…

Bu çalışmaları ve bu yazılanları değerlendirmek için daha ne bekleniyor?

Tufan olup her şey dibe vurduğunda mı bize kulak verilecek?

SONUÇ olarak “Erbakan’ın mirasçıları” başlıklı yazı, Soner Yalçın tarafından 23 Mart 2023 Perşembe günü, tam da bu seneki Kur’an Ayı Ramazan’ın birinci gününde yazıldı ve yarım yüzyıllık “Kur’an Nizamı” olan “Adil Düzen” çalışanları olarak bizim ilgi alanımıza girdi… Soner Yalçın’ın yazısında Prof. Dr. Muhammed Hamidullah ve Prof. Dr. Sabahattin Zaim’in Erbakan Hoca’ya ilham verdiği ve Adil Düzen teorisini anlattığına dair bir izlenim oluştu! Halbuki başkanlığını Prof. Dr. Sabahattin Zaim’in yaptığı ve dönemin önde gelen İslami ilimler alanında çalışmış insanları toplayan bir “İstanbul Ekibi” Erbakan Hoca’yı Adil Düzen fikrinden vazgeçirmek için bir komisyon kurmuştur. O komisyonun tutanakları elimizdedir, reddiye de yazdık ama isimlerini zikredip meseleyi kişilere indirgemek istemiyoruz. Zira fikirleri ve görüşleri tartışmalıyız. Bu ekip 1993 yılında Adil Düzen’e alternatif üretmek üzere çalışma yapmıştır. Adil Düzen Çalışanları yıllar sonra yazılan raporlardan haberdar olmuş, içeriği görmüş ve reddiye de yazmıştır. Erbakan Hoca o raporları okumuş ve “Bu metinlerde bir öneri yoktur. Siz daha iyisini getirene karar ben Adil Düzen’i anlatmaya devam edeceğim…” diyerek daha iyisini talep etmiştir. Yazarın değer atfettiği diğer kişi olan Prof. Dr. Muhammed Hamidullah’a, 1970’li yılların ortalarında, Merhum Süleyman Karagülle ile birlikte yazıp yayımladığımız “İslam’da Denge / PARA /Altın ve Gümüş” kitabımızı bizzat kendim göndermiştim. O dönemdeki bin kişiye yakın bilim insanına da postalamıştım. Sadece Muhammed Hamidullah bir mektup göndererek bu kitabı dünyada tam olarak anlayabilecek 50 kişi yoktur diyerek teşekkür etmiştir. Adil Düzen çalışanlarının hiçbirini tanımadan, onları hiç anmadan ve Adil Düzen konusunu da anlamadan yazılan yazının da her şeye rağmen Adil Düzen’e katkı yaptığı kanaatindeyiz. Soner Yalçın’ın Mehmet Şimşek ve diğerlerini anladığını görmek ise sadece “teşhis” konusunda katıldığımız bir noktadır.

“Merhum Erbakan’ın alternatif iktisadi sistem arayışlarına ne oldu, Erbakan’ın mirasçıları nerede?” diye sonralara cevabımız şudur: “Biz buradayız.” Sorun şu ki, sizler gerçekleri söylemek ve yazmaktan mı çekiniyorsunuz? Türkiye ne zaman kendine gelecek ve bir yerlerden icazet almadan kendi ayakları üzerinde duracaktır?

Biz sebatla çalışmaya devam ediyor ve sabırla bekliyoruz… Ve’s-selam…