8 Mart her dönem, bildik vaatler, hamasi sloganlar ve kadınlara yönelik programlarla gündeme gelir ve hiçbir yaraya merhem olmadan geçip gider. Bir yıl öncesiyle sonrası arasında bariz bir fark yoktur. Temenniler hep yapılır, tespitler gündeme getirilir fakat çok geçmeden her şey unutulur ve sorunlar bir yıl sonra tekrar dillendirilmek için rafa kaldırılır. İnsanlarımızın zihninde kadının bireysel, sosyal ve eğitim sorunları ile ilgili onlarca soru var. Fakat sokak ortasında acımasızca öldürülen kadınlar bütün bunları gölgede bırakıp sorunların odağında yer alıyor. Kadını korumak için hukuki düzenlemeler yapılıyor, dayakçı koca cezalandırılıyor ama bütün bunlara rağmen kadın cinayetleri aralıksız devam ediyor.
Peki neden
Hayat ölüm ve ölüm ötesine dair sorumluluk taşımayan bir kişiyi hangi yöntemlerinizle cinayet işlemekten ve şiddete yönelmekten vazgeçirebilirsiniz
Hangi kural kaide ve ilkelerinizle siz bu insanların gönlüne sevgi ve şefkati ekebilirsiniz
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında birçok çalışmalar yapılıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sivil kurum ve kuruluşlar bu sorunun üzerine çok fazla yoğunlaşıyor ve çözüm odaklı çalışmalar yapılıyor. Dayakçı kocaya cezalar veriliyor, kadın koruma altına alınıyor. İlginçtir bütün bu çalışmalar şiddet ve cinayetleri ortadan kaldırmaya yetmiyor ve kadınlar sokak ortasında katlediliyor.
NELER YAPILABİLİR
1- İlk evvela ailede ve okulda çocuklara adalet duygusu kazandırılmalıdır.
2- Eğitim ekseninde hizmet veren bütün kurum ve kuruluşlar diyanetle işbirliği halinde olmalı ve bu sorunun maneviyatla çözülebileceğini kabul etmelidirler.
3- Çocuklar şiddet içerikli programlardan uzak tutulmalı, siyasi aktörler şiddet kokan söz ve eylemlerinden vazgeçmelidirler.
4- Çocuklar için temiz ve nezih bir toplum inşa edilmeli ve ailede başlayan eğitim okulda ve toplumda devam etmelidir.