Türkiye’nin günlerdir odaklandığı asgari ücret maratonu tamamlandı. Milyonlarca asgari ücretlinin maaşı etkileyecek ilk toplantı 12 Aralık’ta, ikinci toplantısı 18 Aralık’ta yapıldı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, üçüncü ve son toplantısı sonrası karar açıklandı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2026 yılı için geçerli olacak asgari ücretin net 28 bin 75 lira, brüt 33 bin 30 lira olarak belirlendiğini bildirdi. Bakan Işıkhan, işverene sağlanan asgari ücret desteğinin ise 1270 liraya yükseltildiğini açıkladı.
Açıklamanın ardından yeni asgari ücret rakamı, ekonomi çevrelerinde geniş yankı uyandırdı.
EKONOMİSTLERDEN PEŞ PEŞE ELEŞTİRİLER
Ekonomist İris Cibre, açıklanan rakamın çalışanların alım gücünü daha da zorlayacağını belirterek, “Hep diyorum ya, olan ücretliye oldu” ifadelerini kullandı. Cibre, aralık ayında açlık sınırındaki artışa dikkat çekerek, asgari ücretin yıla reel olarak düşük bir seviyeden başladığını söyledi.
Çalışma ekonomisi uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik ise yeni rakama sert tepki gösterdi. Çelik, “Asgari ücret rezaleti! Açlık sınırının bile altında belirlendi” değerlendirmesinde bulundu.
“KÖTÜ BİR ORTALAMA HESABI”
Ekonomist Uğur Gürses de artış oranını eleştirerek, “Asgari ücretin yüzde 27 oranında artırılması kötü bir ortalama bakkal hesabına dayanıyor olmalı” dedi. Gürses, 2026 yılı için en temel kavramın “geçim” olması gerektiğini vurguladı.
Hazine eski Müsteşarı ve iktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez ise açıklanan rakamın açlık sınırının altında kaldığını belirtti. Eğilmez, “28 bin 75 lira, 2025 Kasım ayı açlık sınırının altında. Benim önerim 33 bin 333 liraydı” sözleriyle eleştirisini dile getirdi.
Yeni asgari ücretin yürürlüğe girmesiyle birlikte, önümüzdeki günlerde sendikalar ve meslek örgütlerinden gelecek tepkilerin artması bekleniyor.