G20 Zirvesi Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de 2023’ün Eylül ayında “Tek Dünya, Tek Aile, Tek Gelecek” temasıyla toplanmıştı…
İsviçre’nin Davos kasabasında ülke liderlerinin ve zengin elitlerin bir araya geldiği Davos Zirvesi de bu yıl 15-20 Ocak tarihlerinde gerçekleşti.
Ne tuhaftır ki Türkiye’de ne G20 hakkında ne de Davos Zirvesi gibi küresel ifsada hizmet eden çalışmalar hakkında yeterince gündem oluşmuyor artık. Kimse konuşmuyor, yazmıyor… Bu işlerin peşini iyice bıraktık oysa küresel sistemin aktörlerini yakından takip etmek gerekiyor.
İnsanlığı ifsat eden 5. Kol faaliyetlerinin yürütüldüğü çalışmaların merkezi olan Davos’un bu yıl ki temasını dikkatlerinize sunmak isterim; “Güveni Yeniden İnşa Etmek”…
Kime güveni inşa edecekler? Nasıl ve niye?
Bu soruları sormak, önümüze sunulanları irdelemek gerekiyor…
Yaşanan savaşlar, çatışmalar ve enformasyonlar yüzünden oluşan yıkılan güven duygusunun tekrar inşa edilmesinin amaçlandığı zannedilebilir… Hayır, tam aksine bu toplantılar “tek devlet, tek aile, tek gelecek” hayallerini gerçekleştirmek için hazırladıkları projeleri nasıl hayata geçireceklerini konuştukları yerler… Anlaşılan o ki Siyonizm kendine sorgusuz sualsiz itaatin inşa edilmesini istiyor…
Davos’un bu yıl ön plana çıkan konuları da insanlığı ifsat etmek için birer araç olarak kullandıkları yapay zekâ, dijitalleşme, iklim değişiklikleri, karbon ayak izi gibi konulardı…
Bu yıl 54. kez düzenlenen zirveye ise 50 binden fazla ülke lideri olmak üzere 2 bin 800 kişi davetliydi. Türkiye’yi temsilen bu yıl iş adamları katıldı.
Türkiye’de bu toplantılar gündem olmasa da bu toplantıları organize eden gücün zihniyeti ülkemizde çalışmalarına devam ediyor.
Küresel sistemi inşa eden İklim Sözleşmesi, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği çalışmaları gibi politikalar Türkiye’de uygulanıyor. Malumunuz ülkemiz Paris İklim Anlaşması’nın taraflarından, hatta bakanlıklarımızdan birinin adı bile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak değiştirildi. Aileyi ve toplumu ifsat edecek toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmalarının önünü açan İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilmemiz büyük bir başarı olarak önümüzde dursa da İstanbul Sözleşmesi’nin uygulayıcısı olan 6284 bugün ülkemizde hâlâ yürürlükte. Bunlar uygulanıyor ama kimse fark etmiyor. Ne yazık ki ülkemiz küresel aktörlerin zemini haline gelmiş durumda…
Tehlikeyi konuşmasak da tehlike ortadan kalkmıyor… Tehditleri gündeme almasak da tehditler savuşturulmuyor… İfsada gözümüzü kapasak, kulağımızı tıkasak da ifsat yıkmaya devam ediyor… Yeni Delhi’deki G20 Zirvesi’nde adeta “tek aile”, “tek gelecek”, “tek merkez bankası” gibi esaslar üzerine “TEK DÜNYA” ilan edilmişti. Erbakan Hoca’mızın Gizli Dünya Devleti diye tanımladığı ve bizi uyardığı süreç daha bir görünür hale geliyor… Üstelik de Türkiye’nin de her aşamasında kendisine biçilen rolle birlikte. Bakınız, Paris İklim Anlaşması’nın içeriği nasıl bir an da kurumsallaştı ülkemizde… Bakanlığımız oldu, mevzuatımızın etken maddesi haline getirildi iklim adına yapılan dayatmalar… Kimse itiraz bile edemiyor. Yeni Delhi’den çok değil dört ay sonra şimdi de Davos… Davos’un gündemi de maalesef Türkiye’yi yönetenlerin gündemi ve ülke bu tehlikeleri, tehditleri konuşamıyor!..