Caddelere bir uçtan bir uca asılan bayraklar, dev posterler seçimin sonucunu değiştirmez. Sokakta en çok bağıran seçimi kazansa idi Türk siyasi hayatı çok sesli koro gibi olurdu. Muhalefeti yaparken tabiatın yol göstericiliğinden yararlanmak lazım.
Ne de olsa dünden bu güne memleketimizde en etkin muhalefet hava muhalefeti olmuştur. Okulları tatil ettiren, yolları kapayan, trafiği tıkayan, uçakları tehir ettiren hep hava muhalefetidir.
Vatandaş seçimlerde ne yapacağı konusunda oldukça deneyimlidir.
Her şeyi anketlere geçirebilir, istatistiklere konu edebilirsiniz, ama sessizliği ve yorumsuzluğu tespit edip kayıt altına alamazsınız.
Hangi partiye oy vereceğini söylemeyen, jest ve mimiklerini bile görüşünü izhar etmekten koruyan kalabalıklara dikkat!
Seçimin gerçek sonucu bu kişilerin dillerinin altındadır.
Siyasi partilerimiz sosyologlardan ziyade demagoglardan yararlanıyor olmalı ki lafazanlığı halkı etkilemekte tek enstrüman kabul etmeye devam ediyor.
Hâlbuki lafla peynir gemisinin yürümeyeceğini söyleyen halkın bizzat kendisidir.
Laf dediğin şey kazandırdığı gibi kaybettirir de.
Çok konuşmak konuşan kişiyi konuştuğunu takip zorluğu çekeceği için tezada, tekrara, çelişkiye ve saçmalamaya götürür.
Konuşmak aynı zamanda icraat eksikliğini kapatmanın bir yoludur.
Öyleyse seçime katılacak adaylara sevabına bazı tüyolar verelim:
Bir, Büyük kalabalıklara değil, küçük insan gruplarına konuşun. Bunu yaparken zamanınızı eşit küçük parçalara bölün. Böylelikle mesajınızı hem daha iyi anlatma zemini bulacak hem de daha çok kişiye ulaşmış olacaksınız. Konuşurken muhatap alamadığınız insanlar her ne kadar sizin bayrağınızı taşıyor olsalar da gönüllerinde dalgalanan bayrak faklı olabilir.
İki; Yapıcı muhalefet yapın. Rakibiniz olan partileri eleştirirken şeytanlaştırma yoluna gitmeyin. Sapla samanı birbirinden ayırın. Leğendeki kirli suyla birlikte bebeği de dışarı fırlatmış olursunuz sonra. Bir insanın ya da partinin her şeyini eleştirmek eleştirinizin samimiyetine ve gerçekliğine gölge düşürür.
Üç; Yapamadıklarınız noktasında açık konuşun, itiraf edin. Bu sizin hatasını anlamış, eksikliğinin farkında biri olduğunuz konusunda halkı ikna edecektir. Unutmayın yapmadıklarını yaptım zanneden, üstelik bunda ısrar eden birinin palavralarının sonu gelmeyecektir.
Dört; Mümkün mertebe dini ıstılahları icap etmediği sürece kullanmayın. Eğer etkilemek için kullanıyorsanız, halk bunu yemiyor. Sizin dürüstlüğünüz ve ahlakiliğiniz bu dini ve ahlaki mesajları vermenizden çok daha halkın nezdinde bellekte kalıcıdır. Zaten yaşayanın yaşadığı şeyi anlatmak için söze ihtiyacı yoktur.
Beş; İnsanları kendinize değil, teklif ettiğiniz hayat projesine, hakikatin kurduğu mutluluk sofrasına davet edin. Kendinizden, şahsınızdan çok fazla bahsettiğinizde seçmen sizi daha önce karşılaştığı talihsiz örneklerle karıştırır ya da o çeteleye dâhil eder.
Altı; Siyaset yapma biçiminizin dünyayı algılama biçiminizden ve yaşam felsefenizden ayrı olmadığını unutmayın. Siyasetteki üslubunuz nasıl bir yönetici olduğunuzun da ipuçlarını verecektir.
Yedi; İnsanları ayrıştırmaya müsait bir önyargıyı beslemekten uzak durun. Bu kişiler bize dünyada oy vermezler, çünkü onlar şöyledir, böyledir, şöyle giyinirler, şu mevkidedirler gibi ön kabullere dayanarak hiçbir insandan ümidi kesmeyiniz. Şu kişilerin, grupların oylarına ihtiyacımız yok deme, belki de onların senin yönlendirmene ihtiyacı vardır.
Sekiz; Yaptıklarından örnekler göster, yapacakların hakkında bilgi sahibi olsun halk. Önce evlen sonra kadın boşama hakkında konuş. ‘Biz iktidar olalım bak, görürsün’ tarzı yaklaşımların cevabı her zaman “Biz böyle diyenleri çok gördük” şeklinde olmuştur. Uzak ve ihtimali noktaları göstermek halkın dikkatini celb etmez.
Dokuz; Ekonomik ve siyasi vaatler kadar kültürel projeleri de halkın dikkatine sunmak lazımdır. Edebiyat, sanat, sinema, musiki vb alanlarda entelektüel gayretlerin ortaya konulması zihinsel derinliğinizi ele verecek ve hakkınızda yapılan olumsuz propagandaları hükümsüz kılacaktır.
On; Kararsız seçmenlerle birebir konuşun, tek kişiden ne olur demeyin. Kararsızlık bulaşıcıdır. Ukdeyi çözmüş, soru işaretlerini gidermiş olursunuz. Unutmayın ki kararsız seçmen çoğunlukla eteğine basılmış, çengel atılmış bir zihindir. Konuşmasa da vuzuh istemektedir. Net olun; zira vuzuh netliktedir.