Geçen haftalar da Saadet Partisi öncülüğünde bir grup sivil toplum örgütü Yenikapı’da İsrail zulmüne karşı bütün ümmetin vicdanı oldu… Yüzbinler meydana aktı… Hep birlikte zalime zalim dendi ve yine mazlumun yanında duruldu. Milli Görüş geleneği olan hakkı üstün tutmak ilkesi bir kez daha vücut buldu. Ne olursa olsun bahanelere sığınmaksızın her durumda Kudüs davasına, ümmetin davasına sahip çıkıldı.
Bazı STK’lar hükümetin hışmından olsa gerek katılamadı, bazıları ise katılmış gibi yaptı. Bazı STK’lar ise katıldı ama varlıklarını asgari düzeyde gösterdi. İsrail’le yapılan gudubet anlaşmayı savunmaktan ar etmeyenler İsrail’i telin için sokağa çıkamadı. Bunu biz yazdık, tarih yazdı, Hak buna şahit oldu..
Her mitingden sonra meşhur sorudur kaç kişi katıldı diye… Bu soruya verilecek yegâne cevap birileri o meydanda miting yaptığında kaç kişi var ise şimdi de o kadar kişi katıldı. Meydanlar büyümez meydanlar sabittir. Meydan tam olarak doldu. Valilik saydı mı bilmem ama kendisine verilen talimat gereği miting yapılmamış raporu dahi verebileceğine eminim.
Sloganlar da heyecan da iyi idi ancak daha organize olunabilirdi. Göze çarpan en önemli pankart kuşkusuz YILDIZ AGD teşkilatının yapmış olduğu “KUDÜS İSLAMIN’DIR” pankartı oldu. Evet, Kudüs hiçbir ırkın değildir. Kudüs hiçbir milletin ya da teşkilatın da değildir. Tartışmasız olarak Kudüs İslam’ındır ve İslam her şeyin üzerindedir. 40 yıla yakın bir zaman önce Erbakan Hocamızın yapmış olduğu efsanevi Kudüs mitinginde ana temanın bu slogan olması çok manidardır. AGD’li gençlerin bunun bilincinde olarak 40 yılı aşkın bir süredir değişmeden sabitkadem durduklarını ifade etmeleri daha da manidardır.
Gelelim medyaya öncelikle teşekkür etmemiz gerek Milli Gazete ve yönetimidir. Müthiş işler çıkardılar. Posterlik ilk sayfalar bastılar. Sonra da sitem edelim. Ana medya ya da havuz medyası, ya da ne medyası ise o medya ne öncesinde ne de sonrasında mitingi görmedi. Beyefendi katılmadığı için görmediler sanırım... Beyefendi hapşırdığında hep beraber “çok yaşa” manşeti atan asil, tarafsız, işi sadece gazetecilik olan!!!medyamız bu sefer milyonların “Çok yaşa Kudüs” sloganlarını görmediler. Göremediler yahut da görmemeleri emredildi. Şafakları yeni olsa da hayalleri eskimiş insanlar, Sabahları aydınlık olsa da gündüzleri Akşam olan patronlar nedense milyonların “Çok Yaşa Kudüs” haykırışlarını göremediler. Cüzdanı ile vicdanı arasına sıkışmanın tipik örneğidir bu. Görememeleri normal zira varlıkları yok. Aslında şaşalı yaşamları birilerinin azından çıkacak tek cümle ile son bulabilir. Çünkü göbekten değil varlıksal olarak bağlılar. Acınacak durum dua etmek gerek sanırım.
Bu tespitlerden sonra Yenikapı’dan alacağımız ilk mesaj ümmetin kılcal damarlarında hâlâ nabız olduğudur. Bu damarlardaki hayat belirtisini görünür kılmamız gerekiyor. Bu nedenle bütün kılcal damarların yeniden Milli Görüş Hareketine bağlanmasının imkânı aranmalıdır.
Yenikapı’dan alacağımız ikinci mesaj ise hükümetin mahza Kudüs diye bir derdi olmadığıdır. Kudüs, Suriye ve Irak yahut herhangi bir yer hükümeti iktidarda tutmaya yaradığı kadar önem taşımaktadır. Hollanda krizinde gördüğümüz üzere mesele suni krizler ve bu krizlerin öyle ya da böyle hükümete faydasıdır. Sırf Hakkı üstün tutmak için bir çalışmanın yapılmadığını Yenikapı bize bir kez daha gösterdi.
Yenikapı daha özelinde Kudüs’te son olan meseleler bizlere gösterdi ki “İsrail Ancak Güçten Anlar.” Bu yüzden bu mitingin devamı organize edilmeli ve süreç içerisinde bütün ümmetin organize olacağı kitlesel eylemler düzenlenmelidir.
Bu bağlamda Kudüs meselesi sadece Yenikapı eylemi yapılıp terk edinilebilecek bir mesele değildir. Başta Milli Görüş Hareketi olarak Kudüs meselesi Müslümanların lehine bitene kadar mücadeleye devam etmek gerekir. Aksi takdirde Filistin de olan zülmüş bitmesi imkânsızdır.
Peki, ne yapılmalıdır?
Bütün İsrail büyükelçilikleri önünde aynı anda eylemler yapılmalıdır. Milyonları Gazze’ye tutsak eden İsrail yönetimini tamamen işkâl ettikleri ülkeden çıkana kadar dünya çapında tutsak altına almak gerekmektedir. Ayrıca, Kudüs’e her yıl milyonlarca Müslüman gitmeli ve Kudüs halkına destek olmalıdır. İsrail o topraklardan çıkana kadar usanmadan Filistin davasına sahip çıkmak gerekir. Buna ilave olarak bütün dünya Müslümanları bir kereye mahsus olmak üzere Mescid-i Aksa’ya yönelmeli ve Gazab Cuma’sını Kudüs’e doğru kılmalıdır. Milli Görüş Hareketi olarak Kudüs’te eylem yapılmalı ve Kudüs davasının sahipsiz olmadığı sahibi olduğunu herkese ilan etmelidir.
İslam ümmeti olarak çaresiz değiliz ancak cesaretsiziz. İslam ümmeti olarak var olan hayat belirtilerimizi daha da kaybetmeden yeniden toparlanmak ne olursa olsun Kudüs’e yürümek zorundayız. Dünyayı 300 yıldır sömüren faiz kafalı Siyonist yapıdan kurtulmanın yegâne yolu 300 yıldır gaye hedefleri olan Kudüs’ü yeniden ele geçirmek ve gerçek sahibine teslim etmektir. Kudüs Filistinlerin davası değildir. Arapların ise hiç değildir. Kudüs Türklerin de davası değildir tıpkı İranlıların olmadığı gibi… Kudüs İslam’ın davasıdır. Kudüs bir varoluş mücadelesidir. Bu mücadele nihayete ermediği sürece Müslümanların huzura ermesi insanlığın savaşlardan kurtulması mümkün değildir.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(3)Nuri - Bunlar guzel oneriler ama biraz da isin maddi boyutuna bakmali: Kudus muslumanlari madden desteklenmeli, oradan goc etmesinler ve sayilarini gecim sikintisina dusmmeden arttirabilsinler diye. Kuru cok cocuk kalabalagini genelde olumlu gormem ama orasi ozel bir bolge. Is sonunda sayiya bakacak.
Orhan Kuruali - Esselamü aleyküm. İdris bey gönlümüzden geçenlere tercüman olmuşsunuz. Elinize ve yüreğinize sağlık. Teşekkür ederiz.
Orhan - Gūzel yazı olmuş eline sağlık.
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.